Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından yerel seçimler öncesinde, belediyelerin Sosyal Sigortalar Kurumu’na olan borçları ile ilgili olarak en borçlu belediyelerin CHP’li belediyeler olduğu, hatta borcun %75’inin bu belediyelere ait olduğu açıklanmıştı.

Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından hazırlanan Vergi Yasa Teklifi öneri metninden; 30.04.2024 tarihi itibari ile belediyelerin ve belediyelere ait kamu ve özel hukuk tüzel kişilerinin (toplam 3.436), vadesi geçen 37 milyar 666 milyon TL ve yapılandırılan 17 milyar 925 milyon TL olmak üzere; 55 milyar 591 milyon TL borcu olduğunu öğrenmiştik.

Seçim bittikten sonraki süreçte, Cumhurbaşkanı’nın “paraları yurt dışı gezilere harcayacağınıza vergi ve sigorta borcunuzu ödeyin’’ açıklamasından sonra ortalık karıştı. İktidar çevreleri, CHP’li belediyeler sigorta prim borçlarını ödemediği için emekliye zam yapılamadığı savunmasını bile yaptılar.

Ülkemizde, belediyelerin tahsil edilemeyen vergi borçlarının toplam tahsil edilemeyen vergi borçlarına oranını hemen hesaplayabiliyoruz. Tahakkuk eden vergilere karşılık yapılan tahsilatları, tahakkuk eden tutardan çıkarınca; karşımıza tahsil edilemeyen toplam vergi alacağı çıkıyor. Örneğin; 31.07.2024 tarihi itibari ile toplam 4 trilyon 937 milyar TL vergi tahakkuk etmiş, bu tahakkuklardan yapılan tahsilat 3 trilyon 825 milyar TL olmuş. Yani bu tarih itibari ile devletin tahsil edemediği vergi alacağı tutarı 1 trilyon 112 milyar TL. Buna göre; belediyelere ait vergi borçlarının toplam tahsil edilemeyen vergi alacağına oranı sadece %5.

SOSYAL SİGORTALAR KURUMU’NUN TAHSİL EDEMEDİĞİ PRİM ALACAKLARI GİZLENİYOR MU?

Seçimden sonra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Temmuz 2024 tarihi itibari ile belediyelerden tahsil edilemeyen toplam sigorta prim alacağını 96 milyar TL olarak açıkladı.

Vergide yaptığım hesaplamayı, belediyelerin ödenmeyen sigorta prim borçlarının toplam tahsil edilemeyen prim alacaklarına oranını bulmak için yapmak istediğimde; bu işlemin öyle kolay olmadığını anladım.

En son 2023 yılında çıkartılan ve Sosyal Güvenlik Kurumu’na olan ve vadesi 31.12.2022 olduğu halde ödenmeyen alacak tutarlarının yeniden yapılandırılmasına olanak veren düzenleme kapsamına 196 milyar TL, kurum alacağının girdiği kamuoyuna açıklanmıştı. SGK faaliyet raporlarında; 2022 sonu itibari ile toplam alacak 480 milyar TL olarak yer alırken, nasıl olur da yapılandırma kapsamına 196 milyar TL girer?

Sosyal Güvenlik Kurumu, alacaklarını vergi alacakları gibi tahakkuk esasına göre kayıtlarına alıp, bu tahakkuklardan yapılan tahsilatları net bir şekilde gösteren bir veri yayımlamıyor. Acaba neden? Teknoloji çağında, çalışanlar için tahakkuk eden prim alacağının ne kadarlık bir bölümünün tahsil edildiğini bilemiyoruz. Yani sigorta prim alacaklarında tahsilat/tahakkuk oranı diye bir orana ulaşamadığımız gibi, gerçek prim alacağı da şüpheli. Toplam 22 milyon 800 bin çalışan ile ilgili tahakkuk ettirilen primlerden tahsil edilemeyen rakam tam bir muamma. Emeklilikte yaşa takılanların, geciken emeklilik işlemleri için bazı evraklara ulaşamayabiliriz açıklaması yapan SGK’nın, tahakkuk eden prim alacaklarının bir şekilde silinip silinmediğini de açıklaması şart.

Türkiye genelindeki tüm işyerlerinde, prim borcu olan özel ve kamu sektör işverenlerinin 4A ve 4C kapsamında istihdam ettikleri sigortalılar için, ödemek zorunda oldukları primleri ödememeleri halinde; ödeme süresinin bitiminden itibaren 6 ay geçmiş prim aslı yanında gecikme cezası, gecikme zammı, faiz dâhil tüm prim borçlarının SGK Yönetim Kurulu tarafından belirlenecek asgari borç tutarının SGK Başkanı tarafından yılda bir veya iki defa SGK web sayfasında ya da SGK İl Müdürlükleri’nde kamuoyuna açıklanmasına ilişkin düzenlemeye rağmen, bu açıklama neden yapılmıyor? Aynı husus vergi yüzsüzleri için de söz konusu.

Sonuç olarak; SGK’nın tahsil edemediği prim alacaklarının bugün itibari ile 800 milyar TL civarında olduğunu, kurum çalışanları ifade ediyor. Bu durumda belediyelerin ödenmeyen prim borçları, toplam prim alacaklarının %12’sine
tekabül ediyor.

Belediyelerden olan 96 milyar TL tahsil edilirken, kalan 704 milyar TL’yi de tahsil etmeyi unutmayın.

Basiretli bir tüccarın alacak ve borcunu bilmesi şarttır derken, devlete ait bir kurumun alacaklarını tam olarak hesaplayamaması kabul edilemez. Tahsil edilemeyen prim alacaklarının bu kadar hızlı artması, net alacak rakamının ve diğer prim borçlularının kamuoyu ile paylaşılmaması ciddi şüpheler doğuruyor.