Bugün sizlere, Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı tarafından onaylanan ve yürürlüğe giren bazı kararları aktaracağım.
Vergi inceleme görevlerinin yürütülmesinde uygulama birliğini sağlamak ve mevzuat hükümlerinin uygulanmasına ilişkin ortaya çıkan tereddütlü durumları gidermek amacıyla Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı'na görüş bildirmek üzere Danışma Kurulu Komisyonu oluşturulmuş ve bu komisyonun çalışma usul ve esasları 07.04.2021 tarih ve 31447 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Vergi Denetim Kurulu Danışma Komisyonu Yönetmeliği ile belirlenmişti.
Vergi mükellefleri ve sorumluları, daire başkanlıkları ile vergi müfettişleri komisyondan doğrudan görüş talep edemez. Kurul başkanı tarafından onaylanan kararlar, onaylandığı veya onayda belirtilen tarihte yürürlüğe girer. Başkanlık bünyesinde kurulan komisyonlar ve vergi müfettişleri, onaylanan kararlar doğrultusunda raporlarını düzenlemek zorundadırlar.
Bugün sizlere, Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı tarafından onaylanan ve yürürlüğe giren bazı kararları aktaracağım.
– Transfer fiyatlandırması incelemelerinde mükellefin ortaklarına veya ilişkili kişilerine para kullandırdığı durumlarda iç emsal yok ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından ilan edilen bankalarca açılan ticari kredilere uygulanan ağırlıklı ortalama faiz oranının, kullandırılan döviz cinsinin mezkûr ilanda yer almaması halinde ise bankalardan alınan faiz oranı bilgilerinin dış emsal olarak dikkate alınması gerekmektedir.
– İşleme ait bedelin emsale aykırı olduğu yönünde yapılan değerlendirme sonrası, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 13'üncü maddesi veya 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 27'nci maddesi kapsamında yapılan eleştirilerde, faturanın eksik düzenlendiğinden ya da hiç düzenlenmediğinden hareketle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353'üncü maddesinin 1'inci fıkrası hükmü kapsamında özel usulsüzlük cezasının kesilmemesi gerekmektedir.
– Devreden Katma Değer Vergisi'ne yönelik düzeltme işlemlerinin; mükellefin devreden Katma Değer Vergisi'nin azaltılması sonucu, incelenen dönemi takip eden dönemden rapor tarihinin içinde bulunduğu vergilendirme dönemine kadar ödenecek veya haksız iade edilen KDV çıkması halinde incelemeyi yürüten vergi müfettişi tarafından her hesap dönemi/takvim yılı için ayrı rapor düzenlenmek suretiyle yapılması; belirtilen dönemlerde ödenecek veya haksız iade edilen KDV çıkmaması halinde müteakip dönem düzeltme işlemlerinin vergi dairesi müdürlüğünce yerine getirilmesi gerekmektedir.
– Belge konusu mal ve/veya hizmetin gerçekten alınmadığı ve sahte belgenin bilerek kullanıldığı yönünde yapılan değerlendirme sonrası, hem kurumlar/gelir vergisi (gider veya maliyetlerin kabul edilmemesi) hem de Katma Değer Vergisi (indirimlerin reddi) yönünden eleştiri yapılması durumunda, faturanın hiç düzenlenmediğinden hareketle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353'üncü maddesinin 1'inci fıkrası hükmü kapsamında özel usulsüzlük cezasının kesilmemesi gerekmektedir.
– Belge konusu mal ve/veya hizmetin gerçekte alındığı ve sahte belgenin bilerek kullanıldığı yönünde yapılan değerlendirme sonrası, Kurumlar /Gelir Vergisi yönünden bir eleştiri yapılmayarak (gider veya maliyetlerin kabul edilmesi) sadece katma değer vergisi yönünden bir eleştiri yapılması (indirimlerin reddi) durumunda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353'üncü maddesinin 1'inci fıkrası hükmü kapsamında özel usulsüzlük cezasının kesilmesi gerekmektedir.
– Sahte belge kullanma incelemelerinde sahte belgenin bilmeden kullanıldığı yönünde yapılan değerlendirme sonrası, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353'üncü maddesinin 1'inci fıkrası hükmü kapsamında özel usulsüzlük cezasının kesilmemesi gerekmektedir.
Türkiye'de vergi mükellefi olmak ve bu mükelleflere hizmet veren serbest muhasebeci mali müşavirlik veya yeminli mali müşavirlik mesleğini icra etmek çok zor. Bu zorluk, kanunlar aynı olmasına rağmen her vergi dairesi ya da her vergi müfettişinin ayrı hukuk yaratıp onu uygulamasından kaynaklanıyor. Standart uygulama yerine farklı farklı uygulamalar arasında gidip gelen mükellef ve meslek mensubu maalesef erken yaşlanıyor. Uygulama birliği sağlamak üzere alınan kararların uygulanıp uygulanmadığını denetlemek görevi rapor değerlendirme komisyonlarına düşüyor. Alınan kararların vergi inceleme raporlarında dikkate alınıp alınmadığının denetimi sistemin başarılı olup olmayacağını belirleyecektir. Başarılı olması dileğimizdir…
Sözcü | Nedim TÜRKMEN