Yeni çıkacak yasadaki binek otomobilleri alışı,
satışı ve amortisman ayrılması konusunu;
a. Binek Otomobilleri ve yeni muhasebe şekli
b. Binek otomobilleri satışının yeni muhasebe şekli
Başlıkları altında iki yazı ile incelemeye ve düşüncelerimi aktarmaya çalıştım.Yani KASE-İ FAKFUR'A BİR VURDUM BÜTÜN TÜRKİYE'DEKİ MESLEKDAŞLARDAN SES GELDİ.
Meslektaşlarımız, gerek muhasebe sistemini ve gerekse işverenleri çok ama çok düşünüyorlar. Hatta onlardan fazla düşünüyorlar. Biz bu yazıları yazarken bir yandan da tam tabirle 'doğmamış çocuğa don biçtik'.
Henüz yasa çıkmamış, yasadan sonra yönlendirme tebliğleri çıkmamış ama biz kendi düşüncelerimize göre bu kayıtların nasıl olacağını yazmaya çalışmıştık. Bu hakikaten tam tabirle doğmamış çocuğa don biçmek veya kase-i fakfura vurmaktı. (artık bu sözlerin manasını da burada açıklamayalım bari)
A. 1970'li yıllarda işletmelerde binek otomobilleri, özel işlerde kullanıldığı takdirde masrafların %50'si kabul edilir, amortismanların ise tamamı kabul edilirdi. Yıllar yıllar sonra bu usul değişti. Şu anda kullandığımız sistem geldi. Doğrusu veya doğruya yakını bana göre eski sistemdi. Şu anda kullandığımız sistem, firmaların çok lehine bir sistemdir. Bunun bir şekilde düzelmesi gerekirdi.
B. Şimdi gelecek olan sistem bir şekilde binek otomobillerinin kullanımındaki devlet emurları lehine olan haksızlığı düzeltecek gibi görünüyor. Binek otomobillerini şahıs kendi özel işleri için kullanıyorsa ve bu da tesbiti zor bir konu ise devlet böyle bir takım düzenlemeler yapabilir diye düşünüyorum.
C. Özel sektör aleyhine yapılan bu düzenleme esas kabul edilecekse, DEVLET GÖREVLİLERİNİN de binek otomobillerini şahsi işlerinde kullanmasının da önüne geçilir inşallah. Eskiyi hatırlayacak olursak, 1970'li yıllarda çalışan memur veya müdür veya daha üst düzeyde birisi kendi arabasını kullanacağı yerde, devlet aracını kullanırsa başı belaya giriyordu. Şimdi bir eski milli eğitim bakanı için sosyal medyada dolaşan yazılar veya Rahmetli Hasan Celal Güzel'in kış kıyamette çocuklarını kendi makam aracı ile götürmemesi konusu gerçekti ve devlet görevlilerinin yapması gereken işlemdir. Tekrar söylüyorum İnşallah bundan sonra devletin uygulaması da böyle olur.
D. Ben her iki yazımda da muhasebeleştirmede aşağıdaki esasları göz önüne aldım.
1. Gerek muhasebe sistemi uygulama genel tebliğleri ve gerekse Bağımsız Denetim Standartlarının uygulamasını bir birine yaklaştırmaya çalıştım.
2. Vergi muhasebesi ile ticari muhasebeyi ayıracak şekilde bir kayıt yapmaya çalıştım.
3. Vergiden kaçınmayı veya vergi kaçırmayı hiçbir şekilde düşünmedim.
Şimdi gelelim tekrar esas konuya:
Yasanın çıkmasından sonra çıkacak açıklama tebliğlerinde gerek vergi muhasebesi, gerek ticari muhasebe ve gerekse bağımsız denetim standartları açısından uygulamalı ve geniş açıklamalı bir tebliğ çıkarsa, yapılan düzenleme ve muhasebesi hiçbir zorluk olmadan yürürlüğe girer. Aksi takdirde, yani gerekli açıklamalar düzgün şekilde yapılmazsa YANDI GÜLÜM KETEN HELVA, maliye ile mükellefler arasında yepyeni bir ihtilaf konumuz doğmuş olur.

İnşallah düzenlemeler en iyi şekilde yapılmış olur.