3568 SAYILI YASA UYARINCA FAALİYETTE BULUNAN MESLEK MENSUPLARININ MÜKELLEFİYET KAYITLARI RESEN TERKİN EDİLEN ŞAHIS VE ŞİRKETLERİN VE TÜZEL KİŞİLİĞİ OLMAYAN TEŞEKKÜLLER İLE BUNLARLA İLİŞKİLİ SAYILANLARIN FİİLLERE İŞTİRAK ETMESİ DURUMUNDA CEZA VE TEMİNAT İSTENMESİ UYGULAMASI NEDİR?
213 sayılı Kanunun 153/A maddesinin beşinci fıkrasında, 3568 sayılı Kanun kapsamında faaliyette bulunan meslek mensupları hakkında tesis edilecek işlemlere ilişkin hükümlere yer verilmiştir.
Bu hükümlere göre, mükellefiyet kayıtları resen terkin edilenlerin münhasıran sahte belge düzenleme fiillerine iştirak ettiği inceleme raporu ile tespit edilen melek mensupları hakkında üç yıl süreyle geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası uygulanacaktır. Meslek mensubu hakkında, geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezasının uygulanabilmesi için münhasıran sahte belge düzenleme fiiline iştirak nedeniyle kendi adına 213 sayılı Kanun’un 344’üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre kesilen vergi ziyaı cezasının kesinleşmesi şarttır.
Meslek mensubunun iştirak fiilinin kesinleşmesi halinde, bu durum defterdarlıklarca Başkanlığa bildirilir. Başkanlık, meslek mensubu hakkında söz konusu ceza işleminin uygulanması için meslek mensubunun bağlı bulunduğu odaya bildirim yapar. Başkanlık tarafından yapılan bildirimin oda kayıtlarına girdiği tarihten itibaren beş iş günü içerisinde ilgili meslek mensubuna üç yıl süreyle geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası verilir. Ve cezanın verildiği bu tarih üç yıllık sürenin başlangıç tarihi kabul edilir. Bu karar, üç iş günü içerisinde Başkanlık, TÜRMOB, meslek mensubu ve meslek mensubunun bağlı olduğu vergi dairesine bildirilir.
Meslek mensubu hakkında üç yıl süreyle geçici olarak geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası uygulamasında bu tebliğ ile düzenleme yapılmayan hallerde, 31.10.2000 tarihli ve 24216 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli mali Müşavirlik kanunu Disiplin Yönetmeliğinin 12’nci maddesi hükümleri uygulanır. Hakkında üç yıl süreyle geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası uygulanan meslek mensubunun sürenin sonunda meslek faaliyetine tekrar devam etmek istemesi halinde bağlı olacağı vergi dairesine işe başlama bildiriminde bulunması gerekir. İşe başlama bildiriminin alınması üzerine, vergi dairesi mükellefiyet tesis işlemlerini genel usuller çerçevesinde gerçekleştirir. Ayrıca, işe başlama bildiriminin alındığı tarihten itibaren bir ay içinde vergi dairesi tarafından hazırlanacak bir yazı ile yazının tebellüğünden itibaren atmış gün içerisinde meslek mensubundan teminat göstermesi istenir. Teminatın süresinde gösterilmemesi halinde mükellef hakkında 213 sayılı kanunun mükerrer 355 inci maddesinde öngörülen özel usulsüzlük cezası kesilir.
Hakkında üç yıl süreyle geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası uygulanan meslek mensubunun cezasının tatbiki müddetince 3568 sayılı kanunun “mesleğin konusu” başlıklı 2 inci maddesi kapsamında olmamak şartıyla faaliyette bulunması mümkündür. Söz konusu faaliyetler için tesis edilecek mükellefiyet nedeniyle 213 sayılı Kanun 153/A maddesi hükümleri uygulanacaktır.
Öte yandan, KDV, genel uygulama tebliğinde değişiklik yapılmasına dair 52 seri nolu genel tebliği de meslek mensupları ile ilgili yeni bir hüküm eklenmiştir. (1) Buna göre, ilgili tebliğin 2.1 bölümünde, sahte belge düzenlemek amacıyla mükellefiyet tesis ettirenler ile ilgili kısımda şu hüküm eklenmiştir: “213 sayılı Kanunun (153/A) maddesinin birinci fıkrasında sayılan haller dolayısıyla mükellefiyeti terkin edilenlerin bu fiillerine iştirak ettiği vergi inceleme raporuyla tespit edilen 3568 sayılı Kanunun kapsamında faaliyette bulunan meslek mensupları da bu kapsamında değerlendirilir ve bu durum meslek mensubunun bağlı bulunduğu vergi dairesince temsil ettikleri tüm mükelleflere bildirilir.”
Söz konusu hüküm, meslek mensupları açısından son derece önemli olup, bu hükme göre sahte belge düzenlemek amacı ile kurulan şirketlerin veya gerçek kişi mükelleflerin, VUK Md.153/A hükme göre, bu fiillere iştirak eden meslek mensupları da özel esaslara alınarak ayrıca meslek mensubunun bağlı olduğu meslek odası ve vergi dairesine bildirmektedir. Eş zamanlı olarak, yine söz konusu fiillere iştirak ettiği VİR ile saptanan meslek mensuplarının temsil ettikleri bütün mükelleflerine de ( müşterilerine ) tebliğ edilecektir. Bu durum, uygulamada meslek mensupları açısından son derece tehlikeli bir uygulamaya neden olacaktır.
-------------
(1) Söz konusu tebliğ, 31.10.2024 gün ve 32708 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
HukukHaber.net