Uzun zamandır tartışılan, kamuoyunun gündemini oluşturan “Enflasyon Muhasebesi” konusu nihayet netleşmek üzere! Enflasyon muhasebesi uygulamaları, Ülkemizdeki yüksek enflasyonlu sürecin işareti olan; Kasım 2021 enflasyon verilerin açıklanması ile gündeme gelmiş bulunmaktadır. Söz konusu süreç Aralık 2021 dönemi enflasyon verilerinin açıklanması (Vergi Usul Kanunu’nda belirlenen şartların gerçekleşmesi) ile zirveye ulaştı. Hatta enflasyon muhasebesinin uygulanmasına kesin gözü ile bakılmaya başlanıldı. Ancak kafalar karışıktı. Çünkü; uygulama süresi 31 Aralık 2021 tarihinde biten 7326 sayılı kanun ve süresiz değerleme imkanı veren 7338 sayılı kanun hükümlerine göre de yeniden değerleme yaparak ihtiyari olarak yeniden değerleme yapmak mümkündü. Bu süreç içinde yeniden değerleme yada enflasyon muhasebesi hem işadamları ve hem de meslek mensupları tarafından en çok tartışılan konuların başında geldi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı enflasyon muhasebenin yasal şartların oluşması nedeniyle; uygulamaya yön vermek amacıyla oluşturulan taslak tebliğ taslağını kamuoyu paylaştı. Ancak bu aşamada bile bizim şahsi görüşümüz enflasyon muhasebesinin uygulanmayacağı ve erteleneceği yönündeydi. Bu görüşümüzü de gazetemiz DÜNYA da hem yazdığımız makale ile dinlendirdik hemde Hüseyin Gökçe’nin hazırladığı habere yaptığımız açıklama ile kamuoyu ile paylaştık.
Enflasyon muhasebesinin uygulanmasını TÜRMOB istemiyordu. Çünkü meslek mensuplarının iş yüklerini çok artıracak bir uygulama idi. Oysa meslek mensuplarının diğer angaryalar ile uğraşmaktan bu uygulama için ayıracak zamanları kalmıyordu. Bu gerekçe ile resmî anlamda uygulamanın ertelemesini talep etti. Maliye Bakanlığı ise enflasyon muhasebesi uygulamasına geçmek istiyordu (!) hatta uygulamaya yön vermek amacıyla taslak tebliğ bile yayınladı.
Oysa enflasyon muhasebesi uygulanmaz ise, işletmeler yeniden değerleme yapmak için 7338 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmak zorunda kalacaklar ve bu işlem için de varlıkların değer artışları üzerinden %2 oranında bir vergi ödeyeceklerdi. Özellikle ekonominin sıkıntılı olduğu ve kamu gelirlerinin artırılmasına ihtiyaç bulunduğu bir dönemde bir işlemin vergisiz yapılması yerine vergili olarak yapılması doğal olarak Maliye Bakanlığı’nın da tercih etmesi gereken bir seçenek olmak zorunda idi. Ve oldu da…
13.01.2022 tarihinde TBMM Başkanlığı’na verilen kanun teklifi ile enflasyon muhasebesi uygulamasının 2023 yılında ertelenmesi önerildi. Söz konusu öneri; çok büyük bir olasılıkla teklif edildiği şekilde yasallaşacak ve enflasyon muhasebesi uygulaması 2023 yılına ertelenecektir.
Peki, şimdi ne olacak. TÜRMOB istediği sonucu aldı, meslek camiasını angaryalara ezdirmedi. Maliye Bakanlığı benzer uygulamanın vergisiz olarak yapılmasının önüne geçerek, yeniden değerleme yapmak isteyen işletmelerden vergi tahsil etmeyi garanti altına aldı. Ama bize göre sorun hala netleşmedi. Çünkü sorun meslek mensuplarının iş yükleri olmadığı gibi, Maliye Bakanlığının vergi toparlaması da değilidir. Bu sorunun sadece taraflara olumsuz veya olumlu yansımasıdır. Asıl sorun işletmelerin mali tablolarının gerçeği yansıtmaktan uzaklaşmalarıdır. Enflasyon oranı yükseldikçe mali tabloların gerçeklikten uzaklaşma oranı da artacaktır.
Bu durumda işletme sahiplerinin gereksiz bir vergi yükü ile karşı karşıya gelmesi kaçınılmaz gözükmektedir. Çünkü; maliyetine katlanan işletmeler vergisini ödemek suretiyle yeniden değerleme yapabilecekler ve mali tablolarının gerçeğe uygun bir şekilde sunulması imkanına sahip olacaklardır. Maliyete katlanmak istemeyen veya katlanamayan işletmeler ise yeniden değerleme yapamayacaklardır. Bu nedenle mali tabloları gerçek durumlarını yansıtmadı için okuyucuları için anlamlı da olmayacaktır.
Ayrıca bu düzenleme ile tedavülde ki mali tabloların bir kısmı yeniden değerleme yapılmış olacak diğer bir kısmı ise yeniden değerleme yapılmamış olacaktır. Bu durum ise okuyucuların kafalarının karışmasına ve mali tablolardan karşılaştırılabilir olmasını engelleyecektir. Dolayısıyla istenmeyen bir durum ile karşı karşıya gelinecek ve bir karmaşa yaşanılacaktır.
Enflasyon muhasebesinin uygulanmama kararı ile tartışma çözüme kavuşmuş gibi gözükse de; esas olarak uygulanmamanın sonuçları hala ciddi bir sorun olarak kalmaya devam edecektir.