Bilindiği gibi, Danıştay daireleri ile bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri 1 Ağustos – 5 Eylül döneminde çalışmaya ara verme (adli tatil) sürecidir.  Bu süre yeniden  eskiye dönülerek   20 Temmuz ila 31 Ağustos olarak  yeniden  düzenlenmiştir.[1]

I- Genel açıklamalar

Çalışmaya ara veren mahkemeler için adli tatilde dava açma süreleri işlememekte, İdari Yargılama Usulü Kanunu’ndaki sürelerin son gününün bu döneme rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren beş gün uzamaktadır.

Adli tatilin;

a) Yalnızca İdari Yargılama Usulü Kanunu’ndaki sürelere etkisi olduğuna,

b) Adli tatilin bütün mahkemeler için söz konusu olmadığına, yargı çevresine dahil olduğu bölge idare mahkemesinin bulunduğu il merkezi dışında kalan idare ve vergi mahkemelerinin çalışmaya ara vermediğine,

özen gösterilmelidir.

1. Adli Tatil Süreci

Danıştay Kanunu’nun 86. maddesi gereği Danıştay daireleri ve İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 61. maddesi gereği de bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri her yıl ağustosun birinden eylülün beşine kadar çalışmaya ara vermektedirler.

Bu hükümler gereği 1 Ağustos  – 5 Eylül  döneminde yukarıda belirtilen yargı organları çalışmaya ara verecek, diğer bir ifadeyle adli tatilde olacaklardır. Bu  süreç yeniden düzenlenmiş ve adli tatil  20 Temmuz dan başlayıp 31 ağustosa kadar  devam edecektir.

Danıştay Kanunu’nun 86. maddesi gereği Danıştay Daireleri, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 61. maddesi gereği de bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri 20 Temmuz – 31 Ağustos  döneminde çalışmaya ara verecek, diğer bir ifadeyle adli tatilde olacaklardır.

26.08.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan “Adalet Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname” ile adli dönemi değiştirilmiş ve yukarıda belirtildiği gibi adli tatil dönemi 20 Temmuz – 31 Ağustos olarak yeniden belirlenmiştir. 

Bu düzenleme Anayasa Mahkemesinin 18.07.2012 tarihli kararıyla iptal edilmiştir. Mahkeme ayrıca iptal hükmünün, kararın Resmi Gazetede yayınlamasından başlayarak 6 ay sonra yürürlüğe girmesine karar vermiştir. Dolayısıyla, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının  başlayan adli tatil süresine bir etkisi yoktur.

2. Çalışmaya Ara Veren / Vermeyen Mahkemeler Hangileridir?

Adli tatil bazı mahkemeler için söz konusu değildir. İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 61. maddesine göre,yargı çevresine dahil olduğu bölge idare mahkemesinin bulunduğu il merkezi dışında kalan idare ve vergi mahkemeleri çalışmaya ara vermemektedir.

Buna göre vergi mahkemesi itiraz mercii olan bölge idare mahkemesiyle aynı ildeyse çalışmaya ara verir, farklı ilde ise çalışmaya ara vermez. Hak kayıplarının önlenmesi açısından bu konuya özellikle özen gösterilmesinde fayda bulunmaktadır.

3. Adli Tatilin Dava Açma, Cevap Verme, Temyiz ve İtiraz Sürelerine Etkisi nedir

İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 8. maddesine göre bu kanun’daki sürelerin son gününün adli tatile rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren yedi gün uzamaktadır.

Adli tatil nedeniyle uzayacak süreler, İdari Yargılama Usulü Kanunu’yla belirlenen bütün süreleri kapsamaktadır. Adli tatil nedeniyle uzayacak sürelerden önemli bazıları şunlardır:

a)     İYUK’nun 7. maddesinde yer alan dava açma süresi.

b)     İYUK’nun 16. maddesinde yer alan cevap verme süresi.

c)      İYUK’nun 27. maddesinde yer alan yürütmenin durdurulması hakkında karara itiraz süresi.

d)     İYUK’nun 45. maddesinde yer alan itiraz süresi.

e)      İYUK’nun 46. maddesinde yer alan temyiz süresi.

f)      İYUK’nun 53. maddesinde yer alan yargılamanın yenilenmesi süresi.

g)     İYUK’nun 54. maddesinde yer alan kararın düzeltilmesi talep süresi.

Öte yandan, yukarıda da belirtildiği üzere, bazı mahkemeler çalışmaya ara vermemektedir. Çalışmaya ara vermeyen mahkemelerle ilgili sürelerin adli tatilden etkilenmediği bilinmelidir.

4. Adli Tatilden Etkilenmeyen Süreler nelerdir

Yukarıda da belirtildiği üzere,İdari Yargılama Usulü Kanunu’ndaki sürelerin son gününün adli tatile rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren yedi gün uzamaktadır.

Buna göre, adli tatilden etkilenen süreler sadece İdari Yargılama Usulü Kanunu’ndaki sürelerdir. Diğer kanunlarda yer alan süreler adli tatilden etkilenmemektedir.

Bu çerçevede örneğin, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da yer alan ödeme emrine ve haciz işlemlerine karşı açılan davalarda süre uzamaz.

Yine uzlaşmanın sağlanamaması halinde vergi usul Kanunu’nun ek 7. maddesi uyarınca tanınan dava açma süresi ile ilgili de, ödeme emirleri yönünden geçmişte verilen Danıştay kararlarından hareketle, sürenin uzamayacağı sonucuna varılabilir.

5. Mali Tatil Nedeniyle Uzayan Sürelerin Son Gününün Adli Tatile Rastlaması Halinde Durumu Nedir?  

15.03.2007 tarih ve 5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun’un 1. maddesi gereği 01.07.2024 – 20.07.2024dönemi mali tatildir.

Konuyu  bir örnekle açıklamak  gerekirse, kendisine 28 haziran  2024 tarihinde  vergi ve ceza ihbarnamesi  tebliğ edilen  bir mükellef bu konuda önce   31 temmuz 2024 tarihine kadar  uzlaşma talep  edebilir.   Mükellefin  25 temmuz 2024 tarihinde uzlaşma komisyonuna dilekçe verdiğini  kabul edelim. Uzlaşma komisyonu  mükellefe 6.8.2024 günü uzlaşma müzakere tarihi  olarak  belirlemiştir.  Mükellef, 6.8.2024 günü uzlaşma toplantısına katılıp uzlaşmaya  varamadığı kabul edilmiştir. Bu durumda mükellef uzlaşmaya varamadığı için dava açma süresi 5 Eylül tarihine kadar uzayacaktır.  Normalde adli tatil olmasa idi uzlaşmaya varılamadı kararı üzerine 15 gün içinde vergi yargısında iptal davası açılabilecektir.

Mali tatil nedeniyle işlemeyen sürenin dikkate alınmasıyla bulunan dava açma süresinin son gününün adli tatile rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren yedi gün uzamaktadır.

Bu defa, adli tatil  mali tatil  biter bitmez  hemen  başlamaktadır. Yani, 20 Temmuzda mali tatil  bitmekte ve yeni düzenlemeye göre  hemen  aynı gün adli tatil başlamaktadır.  

6.Unutulmaması  Gereken Diğer  Konular

a) Adli tatil dönemi içerisinde dava açılmasına ve adli tatilden etkilenen diğer başvuruların yapılmasına hukuken bir engel yoktur. Bu çerçevede adli tatil dönemi içinde dava açılması olasıdır.

b) İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 61. maddesine göre, adli tatilde, bölge idare mahkemesi başkanının önerisi üzerine, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, her bölge idare mahkemesi merkezinde idare ve vergi mahkemesi başkan ve üyeleri arasından görevlendirilen üç hâkimin katıldığı bir nöbetçi mahkeme kurulmaktadır.

Nöbetçi mahkeme, yürütmenin durdurulmasına ve delillerin tespitine ait işler ile kanunen belli süre içinde karara bağlanması gereken işleri yapar.

Benzer şekilde Danıştay Kanunu’nun 86. maddesi gereğince Danıştay’da bir nöbetçi daire kurulmaktadır. Bu daire esas olarak hükümetçe verilen ivedi ve kanunen belli sürede karara bağlanması gereken işler ile yürütmenin durdurulmasına veya delillerin tespitine ait işleri yapar.

7. Mali  Tatil: 1 Temmuzda Başlar, 20 Temmuzda Biter. Adli Tatil 20 Temmuzda Başlar, 31 Ağustosta Biter

Mali tatil  20 Temmuzda biter ancak süreler 7 gün daha uzar.  Bu durumda mali tatil  27 Temmuza kadar devam etmiş sayılabilir.  Adli tatil ise,1 ağustos ta başlayıp, 31 Ağustosta bitmesine  karşın süreler 5 gün daha uzar. 

Örneğin; kendisine 2 Ağustos günü tebliğ edilen vergi ve ceza ihbarnameleri dolayısıyla mükellef tarafından dava açma süresinin son günü 1 Eylül olduğu için ve bu tarih adli tatil içinde kalmış olduğundan dolayı dava açma süresi uzamayacak ve 2 Eylül 2024 pazartesi günü dava açılması gerekmektedir. Dikkat edilecek olursa bu örnekte adli tatilin dava açma süresine uzatıcı bir etkisi bulunmamaktadır.[2]

II- SONUÇ

Çalışmaya ara verme uygulaması idari yargılama usulünde önemli bir konu olup, bu sürelerde dava açma süreleri önemli ölçüde etkilenmektedir. Çalışmaya ara verme veya diğer bir ifade ile adli tatil süreleri açısından önemli etkileri söz konusudur. Dava açma sürelerinin bu dönemlere tekabül etmesi halinde konular önem arz etmektedir.

------------------

[1] Adalet Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun ile bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılması; 6/4/2011 tarihli ve 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak, Bakanlar Kurulu’nca 8/8/2011 tarihinde kararlaştırılmış ve
26.08.2011 tarih ve 28037 sayılı RG’de yayımlanmıştır.

[2] Aynı görüş için Bkz:Doğrusöz Bumin, “Adli Tatil ve Çözülemeyen Süre Karmaşası” Dünya Gazetesi, 14.07.2022