Ne yazık ki, ülkede kaçak göçmen sorunu bütün hızıyla devam ediyor. Bir kısım insanlarımız da bunu bir fırsat olarak görmeye başlamış.

Bu göçmenleri Avrupa’ya kaçırarak para kazanma peşinde.

Yaklaşık 4 aydır Datça dayım. Limanda yer alan sahil güvenlik binasının önünden sabah yürüyüşlerinde geçiyorum.

Çoğu kez binada beton zeminde oturan, yatan perişan durumda kadınlı erkekli kaçak göçmenler bulunmaktadır.

Bunlar sahil güvenliğin yakalayabildiği kaçak göçmenler. Yakalayamayıp ortalıkta dolaşanlar cabası.

Geçtiğimiz hafta Yunan sahil güvenlik elemanlarının Datça’da sahile çıkıp bir botu alıp gittikleri sosyal medyada paylaşıldı.

Haber şaşkınlık yarattı. Yunan sahil güvenliği bu eylemiyle sınırlarımızın ne kadar başı boş olduğunu yüzümüze vura vura gösterdi. Adeta alay edercesine.

Bilindiği üzere sahil güvenlik güçlerimiz 15 Temmuz’dan sonra ordudan alınıp, içişleri Bakanlığı’na devredildi. Geldiğimiz durum apaçık ortada.

Adamlar bırakınız karasularını geçmeyi, karamıza çıkmış durumdalar. Ve bizim sahil güvenlik farkında bile değil.

Onlar kaçak göçmenlerle uğraşmaktan sınırlarımızı koruma konusunda aciz duruma düşmüşler.

Merak edilen konu şuydu.

Yunan sahil güvenliği kara sularımız da olan bir botu almak için niye gelmiş ki?

Olayla ilgili yetkililerin hiçbir açıklaması olmadı.

Sayın Yılmaz Özdil’in YouTube kanalında yaptığı açıklama ile nedeni öğreniyoruz...

Datça da bazı kişiler bu kaçak göçmenleri para karşılığı Simi adasına götürüp bırakıyorlarmış.

Simi adası Datça ya 4 mil, yaklaşık 7 km gibi.

Bu iş için botları kullanıyorlarmış. Yunan sahil güvenliği bunu tespit edince, takibe almış ve Datça ya kadar kovalamış.

Kaçak göçmenleri Simi ye götüren kişiler botu sahilde bırakıp kaçmışlar. Onlarda botu alıp Simi ye dönmüşler.

Düşünebiliyor musunuz, bizim ilçemizde vatandaşlarımızı yakalayıp da götürmek bile istiyorlar ve biz hiçbir şeyin farkında değiliz.

Bir adamların sınır güvenlik anlayışına bakalım, bir de bizim. Arada inanılmaz farklar ve uçurum var. Adamlar ülke sınırlarının nasıl korunacağı konusunda adeta bize ders veriyor.

Birisi diyordu ki “bir gece ansızın gelebilirim” hatırlıyorsunuz değil mi?

İşte bazıları bunu lafla yapmıyor bizzat uyguluyor.