Covid-19 salgını ile ilgili ekonomik önlemler yeterli olmasa da alınmaya devam ediliyor. Bu önlemler nedeniyle uğranılan kayıpları telafi için, bazı ürünler ile ilgili Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) artışları yapılıyor. Bunlardan biri de 26.03.2020 tarihinde 2301 sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile yapıldı. Buna göre; ÖTV Kanunu'na ekli III sayılı listenin (A) cetvelinde yer alan kolalı gazozun ÖTV'si %25'ten %35'e, (B) cetvelinde yer alan tütün içeren purolar, uçları açık purolar ve sigorillolar için ÖTV oranı %40'tan %80'e çıkartıldı. Düzenleme sonrasında bir paket 10'lu mini sigarillodaki vergi tablosu ve satış fiyatları aşağıdaki gibi olacaktır.
YETKİ AŞIMI VAR
Yukarıda görüldüğü üzere; satıcıların ÖTV artırılmadan önceki brüt kâr rakamına ulaşabilmesi için, düzenlemeden önce 10 TL'ye sattığı ürünü 94.20 TL'ye satması gerekecektir. Bu konuyu Türkiye'de puro, tütün ve sigarillo içenlerin sayısı az olmasına rağmen gündeme getirmemin çok önemli bir nedeni var.
Şöyle ki; ÖTV Kanunu'nun 12. maddesi (b) bendinde Cumhurbaşkanı'na (B) cetvelindeki mallar için belirlenen vergi oranını yarısına kadar artırmaya yetki verilmiş iken, Cumhurbaşkanlığı kararı ile %40'lık ÖTV oranının en fazla %60'a çıkartılması gerekirken, %80 oranına çıkartılması %100'lük artış yapılmasıdır. Bu yapılan düzenleme yetki yönünden ÖTV Kanunu'na aykırılık teşkil etmektedir.
Cumhurbaşkanı'nın bu kadar teknik ayrıntıyı bilmesi beklenemez. Maliye bürokrasisinin nasıl bu kadar büyük bir fahiş hata yaptığını anlamakta güçlük çekiyorum. Bu düzenlemeden etkilenenlerinin konuyu yargıya taşımaları halinde; kanunda verilmiş yetkinin açıkça aşılmış olmasının “vergilerin yasallığı” ilkesine aykırı olduğu iddia edilerek, işlemin iptali sağlanabilir.
HAMMADDE İTHALATINDA KKDF KALDIRILMALI
Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Ülkede, üretimi ve ekonomiyi durdurmuyoruz. Özellikle hammadde ve ara malı ithalatı yapmamız gereken sektörlerde Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) ciddi bir maliyet oluşturuyor. Bugün itibarıyla vadeli ithalat işlemleri üzerinden %6 oranında KKDF kesintisi yapılıyor. Bilindiği üzere yurtdışından yapılan her ithalat KKDF'ye tabi değildir. İthalatlar kabul kredili, mal mukabili ve vadeli akreditif şeklinde yapılıyor ise vadeli ithalat sayılmakta ve %6 oranında KKDF kesintisine tabi tutulmaktadır.
Ülkemizde son yıllarda ithal ikameci bir politika yürütülerek, ithalata bağımlılık azaltılmaya çalışılsa da hammadde ve aramalı ithalatımızın ciddi boyutlarda olduğu herkesin malumudur. Ekonomideki çarkların durmaması için, insan sağlığını ikinci plana attığımız bu dönemde, KKDF kesintisinin bir süre için uygulanmaması izlenen politikaya uygun düşecektir.