Özellikle son dönemde, hemen hemen her yerde, bir şirketin konkordato sürecine girdiğine şahit oluyoruz.

Tabi ki, içinde bulunduğumuz ekonomik durum ve şirketlerin mali yapısı bu durumun en önemli nedeni.

Şirketler, kendi içinde bulundukları mali durumu aşamayınca, konkordato sürecine geçiş yapma kararı alıyor.

Peki, konkordato süreci nasıl ilerliyor ve vergisel durumu nasıl?

Konkordato Nedir?

Konkordato; bir borçlunun alacaklılarına mahkeme aracılığıyla yaptığı ödeme teklifinin, alacaklıların en az yarısı (veya belirli durumda 2/3’ü) tarafından kabul edilmesi ve Ticaret Mahkemesi tarafından tasdik edilmesi şartıyla, borçlunun tüm borçlarını, yaptığı teklif doğrultusunda ödeyebilmesi anlamına geliyor. 

Yani, konkordato teklifinin alacaklıları bağlayıcı hale gelebilmesi için, alacaklıların belirli bir çoğunluğu tarafından kabul edilmesi ve ayrıca mahkeme tarafından tasdik edilmesi gerekiyor.

Konkordatoda Süreç Nasıl İlerliyor?

İcra ve İflas Kanunu ile, Borçlarını, vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflâstan kurtulmak için konkordato talep edebileceği hüküm altına alındı.

Ayrıca, İflâs talebinde bulunabilecek her alacaklının, gerekçeli bir dilekçeyle, borçlu hakkında konkordato işlemlerinin başlatılmasını isteyebileceği belirlendi.

Süreç, 2 aşamadan oluşuyor. 

Bunlar, geçici mühlet ve kesin mühlet.

İlk olarak, yapılacak olan konkordato talebi üzerine Asliye Ticaret Mahkemesi, konkordato ile ilgili belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde, geçici mühlet kararı vererek, borçlunun malvarlığının korunması için gerekli gördüğü tedbirleri alıyor.

Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilecek olan geçici mühlet kararı, ticaret sicili gazetesinde ve Basın-İlan Kurumunun resmî ilân portalında ilân ediliyor.

Ayrıca, tapu müdürlüğüne, ticaret sicili müdürlüğüne, vergi dairesine, gümrük ve posta idarelerine, Türkiye Bankalar Birliğine, Türkiye Katılım Bankaları Birliğine, mahallî ticaret odalarına, sanayi odalarına, taşınır kıymet borsalarına, Sermaye Piyasası Kuruluna ve diğer lazım gelen yerlere konkordato sürecine başlandığı ve geçici mühlet verildiği bildiriliyor.

Konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması hâlinde, geçici mühlet sona eriyor ve borçluya bir yıllık kesin mühlet veriliyor!

Sürecin en son noktasında, komiserin yazılı raporu üzerine, mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflâsına veya konkordato projesini tasdik ederek şirket için süreci yapılandırıyor. 

Konkordato Sürecinde Şüpheli Alacakların Vergisel Durumu Nasıl Olacak?

Vergi kanunlarımızda, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olan; dava veya icra safhasındaki alacakların, yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş olan dava ve icra takibine değmeyecek derecedeki küçük alacaklar şüpheli alacak sayılmaktadır.

Süreç, geçici ve kesin mühlet aşamalarına göre değişkenlik gösteriyor.

Geçici Mühlet Süresince Şüpheli Alacakların ne olacağını aşağıdaki gibi özetleyebiliriz.

Geçici Mühlet Kararından Önce Dava veya İcra Safhasına İntikal Etmiş Alacaklar:

Geçici mühlet kararından önce dava veya icra safhasına intikal etmiş alacaklar için karşılık ayrılmış ise konkordato sürecinin herhangi bir etkisi olmuyor.

Hali hazırdaki şüpheli alacak için şartlar baz alınarak karşılık ayrılması gerekiyor.

Geçici Mühlet Kararından Önce Dava veya İcra Safhasına İntikal Etmemiş Alacaklar:

Bu durumda, geçici mühlet kararının ilan edildiği hesap dönemi itibariyle şüpheli alacak karşılığı ayrılması gerekiyor.

Geçici Mühletin Kaldırılarak Konkordato Talebinin Reddedilmesi Durumunda Ne Olacak?

Daha önce ayrılmış olan karşılıkların, geçici mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine ilişkin kararın ilan edildiği hesap dönemi itibariyle düzeltilmesi (karşılığın iptal edilmesiyle gelir hesabına alınması) gerekiyor.

Peki, Kesin Mühlet Sürecinde Şüpheli Alacaklar Ne Olacak?

Konkordatonun gerçekleşmesinin mümkün olduğu durumda, geçici mühlet verilmiş olan borçluya bu defa kesin mühlet verilecek. 

Bu aşamada, daha önce ayrılmış olan karşılıklara ilişkin herhangi bir düzeltme yapılmasına gerek yok.

Burada önemli ayrıntı, geçici mühlet süresince şüpheli alacak karşılığı ayrılmamışsa, kesin mühlet kararı sonrasında şüpheli alacak karşılığı ayrılamıyor.

Dolayısıyla, geçici mühlet süresince özellikle şüpheli alacaklar açısından çok dikkatli olmakta fayda var.

Borçlunun Mali Durumunun Düzelmesi ve Kesin Mühlet Kararının Kaldırılması Durumunda:

Konkordato sürecindeki şirket açısından iyileşme, kesin mühletin sona ermesinden önce gerçekleşebilir ve konkordato talebinin reddine karar verilebilir.

Ancak, geçici mühlet kararının ilan edilmesi ile karşılık ayrılan alacakların, konkordatonun reddine ilişkin kararın ilan edildiği hesap dönemi itibariyle düzeltilmesi gerekli.

Konkordatonun Reddi ve İflasın Açılması Durumunda:

Bu senaryoda, İflas masasına kaydedilen alacaklarda şüphelilik hali devam edeceğinden daha önce ayrılan karşılıklara ilişkin düzeltme yapılmasına gerek yok.

Süreç sonunda, şayet, konkordato projesi mahkeme tarafından tasdik edilirse, alacaklı ile borçlu arasında yeni bir borç ilişkisi kurularak eski borç vade/miktar itibariyle yenileniyor. 

Bu nedenle de, ayrılmış olan şüpheli alacak karşılıklarının düzeltilmesi gerekiyor.

Sonuç Olarak;

Son dönemde, konkordato talepleri sıklaşmış durumda.

Ekonomi de yaşanan sorunlar, işletmeleri doğrudan etkiliyor.

Pek tabi bu durumun ana nedeni, özellikle son dönemde yaşanan nakit döngüsündeki zorluk.

Konu ile doğrudan ilgili olduğuna inandığım, Üzeyir Garih’in: "Biz iş adamları, elinde üç top oynayan cambazlar gibiyiz. Bu toplardan iki tanesi lastik (satışlar ve kâr), biri de camdan kristal bir toptur (nakit akışı). Lastik toplar yere düşse de tekrar yükselir ama kristal top yere düştüğünde kırılır ve oyun biter." Sözü bu noktada çok büyük anlam taşıyor.

Bu anekdot 2024’de içinde olacağımız durumu net bir şekilde ifade ediyor. 

Önümüzdeki dönemde nakit akışını yönetemeyen şirketler çok zor duruma düşecek.

Aynı durum, insanlar için de geçerli..!