Cumhurbaşkanı tarafından 13 Mart 2021 tarihinde açıklanan “Ekonomi Reform Paketi” içinde; “Geliri düşük olan küçük esnafa vergi muafiyeti sağlanacaktır” başlığı yer almıştı. Bu düzenlemenin 31.12.2021 tarihine kadar yasalaştırılacağı ve muafiyetin 01.01.2022 tarihinde başlayacağı açıklanmıştı. Amaç; basit usulde vergilendirilen berber, kuaför, tesisatçı, tuhafiyeci, marangoz, kaportacı, lastikçi, tornacı, çay ocağı işleticisi, terzi, tamirci gibi yaklaşık 850.000 esnaf gelir vergisinden muaf tutularak, beyan yükümlülüklerinin kaldırılması olarak belirlenmişti. Meclis'in açılmasına az bir süre kala, yeni bir vergi düzenlemesi içeren yasa teklifinin yakında Meclis'e sunulacağı ve bu teklifin en önemli düzenlemesinin yıllık satışları 240.000 Türk Lirası'nı aşmayan basit usulde vergilendirilen mükelleflere muafiyet getirilmesi olduğu kamuoyu ile paylaşıldı.
Bugün sizlere, bu kapsama giren mükelleflerin kimler olduğu, ne kadar vergi ödedikleri, muafiyetin yaratacağı sorunları anlatmaya çalışacağım.
KİMLER BASİT USULDE VERGİLENDİRİLİYOR?
Basit usule tabi olmak ile ilgili genel ve özel şartlar aranmaktadır. Genel şartlar;
– Kendi işinde bilfiil çalışmak veya bulunmak (işinde yardımcı işçi ve çırak kullanmak, seyahat, hastalık, ihtiyarlık, askerlik, tutukluluk ve hükümlülük gibi zaruri ayrılmalar dolayısıyla geçici olarak bilfiil işinin başında bulunmamak bu şartı bozmaz. Ölüm halinde, iş sahibinin dul eşi veya küçük çocukları namına işe devam olunduğu takdirde, bunların bilfiil işin başında bulunup bulunmamalarına bakılmaz),
– İşyeri mülkiyetinin iş sahibine ait olması halinde; emsal kira bedeli, kiralanmış olması halinde yıllık kira bedeli toplamı büyükşehir belediye sınırları içinde 2021 takvim yılı için 12.000 TL'yi, diğer yerlerde 2021 takvim yılı için 7.600 TL'yi aşmamak,
– Ticari, zirai veya mesleki faaliyetler dolayısıyla gerçek usulde gelir vergisine tabi olmamak,
şeklinde belirlenmiştir.
Özel şartlar ise;
– Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satanların yıllık alımları tutarının 2021 takvim yılı için 150.000 TL'yi aşmaması veya yıllık satışları tutarının 2021 takvim yılı için 240.000 TL'yi aşmaması,
– 1 numaralı bentte yazılı olanların dışındaki işlerle uğraşanların bir yıl içinde elde ettikleri gayri safi iş hasılatının 2021 takvim yılı için 76.000 TL'yi aşmaması,
– 1 ve 2 numaralı bentlerde yazılı işlerin birlikte yapılması halinde, yıllık satış tutarı ile iş hasılatı toplamının 2021 takvim yılı için 150.000 TL'yi aşmamak, şeklinde belirlenmiştir.
BASİT USULDE VERGİLENDİRİLENLER ZATEN AYRICALIKLI…
Kazancı basit usulde tespit edilen mükellefler; defter tutmaz, vergi tevkifatı yapmaz ve Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi vermez (sigortalı çalışanları olanlar hariç), geçici vergi beyannamesi vermez ve geçici vergi ödemez, teslim ve hizmetleri Katma Değer Vergisi'nden (KDV) istisna olduğu için KDV beyannamesi vermez, ticari kazancın tespitinde amortismana tabi iktisadi kıymet alışları ve satışları da dikkate alınmaz ve ticari kazançlarından her yıl kazanç indirimi yapılır (2021 yılı için 14.000 TL). Ayrıca, genç girişimcilere tanınan 75.000 TL'lik kazanç istisnasından yararlanabilirler (Bu istisna ile kazanç indiriminden birlikte faydalanılamaz), engellilik indirimi ve vergiye uyumlu mükelleflere sağlanan yüzde 5 oranındaki vergi indiriminden de faydalanabilirler.
OY İÇİN Mİ?
Kendilerine tanınan vergi avantaj ve ayrıcalıklarını yazarken, yorulduğum basit usulde vergilendirilenlere bunlar yetmiyormuş gibi, bir de satışları 240.000 TL'yi aşmadığı sürece vergi muafiyeti getiriliyor.
Ağustos 2021 sonu itibari ile ülkemizde, faal gelir vergisi mükellef sayısı 2.194.756 ve basit usulde vergilendirilen mükellef sayısı da 835.488'dir. Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin sistem dışına çıkartılması, toplam gelir vergisi mükelleflerinin yüzde 27.5'nin sistem dışına çıkartılması anlamına geliyor. Toplam vergi gelirleri içinde basit usulde vergilendirilenlerin payını hesap makinesi ile bile hesaplamak zor, binde 3. Basit usulde vergilendirilenler 2020 yılında 228 milyon TL vergi ödemişler ve 2021 bütçe hedefi ise 229 milyon TL. Ağustos 2021 sonu itibari ile vergi dairelerine vadesi geçmiş borçları ise 396 milyon 335 bin TL'dir.
Sayıları fazla, bütçeye katkıları binde rakamlarla ifade edilen basit usulde vergilendirilen bu mükelleflere aşırı ilgi, aileleri ile birlikte yaklaşık 4 milyon oy potansiyeli taşımaları mıdır?
Asgari ücretlinin vergi ödediği ülkemizde, aylık 20.000 TL'lik hasılatı beyan dışı bırakmak, kayıt dışılığı devlet eli ile teşvik ve haksız rekabet olacaktır. Amerikan başkanlarının konuşmalarına “değerli vergi mükellefleri” , bizimkilerin “aziz hemşerilerim” demelerinin doğal sonucu bu mu olmalı?
Dünyada vergi ödemeyenlere oy hakkı verilmemesi tartışılırken; biz de “bize oy veren, vergi vermesin'' anlayışını Anayasa'nın 73.maddesine rağmen, doğal mı karşılayalım? Gelir Vergisi Kanunu'nda belirlenmiş basit usulde vergilendirilmenin genel ve özel şartlarının sağlanıp sağlanmadığına ilişkin yapılacak denetimlerde, basit usulde mükellef sayısının 850 bin değil, 300 bin olabileceğini bildiğimiz halde.
Dolaylı vergiler üzerine kurulu adaletsiz vergi sistemini, sırf oy için daha da adaletsiz hale getirmenin sonuçları çok ağır olacaktır. Sistem içinde olanların sistem dışına çıkma motivasyonları üst seviyelere çıkacak, vergiye karşı direnç başlayacaktır. Kayıt dışı ekonomi, vergi kaçağı ve haksız rekabet tavan yapacaktır. “Biz zaten öyle olsun istiyoruz” dediğinizi duyar gibiyim. Siz bilirsiniz!
Sözcü | Nedim TÜRKMEN