Vergisel risklerin büyük bölümü, olay gerçekleştikten sonra fark edilir. Oysa asıl başarı, o riski hiç yaşamadan önlemekten geçer.

Geçtiğimiz yazıda, sahte belge kullanımına dair riskleri ve “izaha davet” sürecini ele almıştık. Bu kez konunun daha stratejik bir tarafına, yani önleyici kontrol mekanizmalarına odaklanmak istiyorum. Çünkü yaşanan her riskli durumun gerisinde, zamanında alınmamış bir önlem, ihmal edilmiş bir sinyal vardır.

Nereden Başlamalı?

1. Tedarikçi Seçiminde "Vergi Güvenliği" Kriteri

Satın alma sürecinde çoğunlukla fiyat, teslimat süresi ve ürün kalitesi değerlendirilir. Ancak bu kriterlere mutlaka bir yenisi daha eklenmeli: Vergi güvenilirliği.

Yeni bir tedarikçi ile çalışmaya başlamadan önce şu sorular sorulmalı:

☑️ Firmanın geçmişi ne kadar eski?
☑️ Vergi dairesi kayıtları güncel mi?
☑️ Re’sen terk/terkin geçmişi var mı?
☑️ Hakkında kamuya açık vergi/SGK borcu kaydı var mı?
☑️ Sürekli adres değiştiriyor mu?

Bu soruların cevaplarına göre hareket edilmelidir.

2. E-Fatura Kullanımı Tek Başına Yeterli Değil

E-fatura sistemi, belge güvenliği açısından önemli bir adım olsa da, sahte belge riski tamamen ortadan kalkmaz.

Bir firmanın e-fatura kesiyor olması, onun belgelerinin mutlak doğru olduğu anlamına gelmez.

Vergi idaresi, e-fatura düzenleyen firmaların da sahtecilik yapabildiğini açıkça belirtiyor. Bu nedenle e-fatura tedarikçileri için de aynı özeni göstermek gerekir.

3. Alım Sürecine Vergi Risk Kontrolü Dahil Edilmeli

Satın alma süreci yalnızca operasyonel bir iş değildir; mali sonuçları olan stratejik bir süreçtir.

Bu nedenle satın alma ve mali işler birimleri arasında güçlü bir iş birliği olmalı. Özellikle yüksek tutarlı alımlarda, tedarikçi bilgileri mali işler tarafından da kontrol edilmeli.

4. Şirket İçi Alarm Sistemi Kurun

Tedarikçi risklerini tespit etmek için şu sistemleri kurabilirsiniz:

❗ Kırmızı Bayrak Listesi: Re’sen terk edilen firmalar, adresi geçersiz görünenler, sektörde yüksek risk taşıyanlar bu listede toplanabilir.

❗ Yıllık Tedarikçi Değerlendirme Raporu: Her yıl tedarikçilerin mali durumları ve vergi sicilleri gözden geçirilmeli.

5. Eğitim ve Farkındalık Şart

Sahte belge riski yalnızca muhasebe departmanının sorunu değildir. Tüm tedarik süreçlerine dahil olan ekiplerin, bu konudaki temel kavramlara ve sinyallere hâkim olması gerekir.

Kısa, pratik ve vaka temelli eğitimler bu anlamda çok faydalı olabilir.

Sonuç: Riskten Sonra Değil, Önce Düşünmek Gerekir

Unutmayalım: Sahte belge riski çoğu zaman, fark edilmeden yaşanır. Ancak izlerini, belgelerde, kayıt sistemlerinde ve tedarikçi davranışlarında önceden görmek mümkündür.

İşte bu nedenle vergi güvenliği, her şirketin önleyici risk yönetimi ajandasında mutlaka yer almalıdır.
 

Nilüfer Yücel Ereke

Yeminli Mali Müşavir (Sworn Certified Public Accountant) Kreston Ata şirket Ortağı

https://atadenetim.com/

(Sahte Belgeyi Siz Düzenlemediniz Ama... Sorumluluk Kapınızda 1.Bölüm) 👇

Sahte Belgeyi Siz Düzenlemediniz Ama... Sorumluluk Kapınızda Sahte Belgeyi Siz Düzenlemediniz Ama... Sorumluluk Kapınızda