Son dönemde uygulamaya bomba gibi düşen, daha sonra güncelliğini yitiren ancak Maliye Bakanlığı'nın görüşünde herhangi bir değişikliğe gitmediği önemli bir konuyu müşterilerimiz bakımından Sirküler konusu yapma ihtiyacı doğmuş bulunmaktadır. Yeniden gündeme getirmek istediğimiz bu konu ise, iş yeri kira ödemelerinin gider yazılabilmesi için hangi belge ile belgelendirileceğidir. Kiraya verilen iş yerinin bir şirket aktifine kayıtlı olduğu yada gerçek usulde gelir vergisi mükelleflerinin envanterlerine dahil olduğu durumlarda, kiraya veren tarafından fatura düzenlenmesi gerektiğinden, herhangi bir sorun bulunmamaktadır. Sorun, daha çok gerçek kişilerden kiralanan iş yerlerinde ortaya çıkmaktadır. Çünkü, bu kişiler tahsil ettikleri kiralar için fatura düzenleyememektedirler. Bu gibi durumlarda ise, ödenen kira bedellerinin gider yazılabilmesi için hangi belge ile belgelendirileceği konusunda tereddütlerle karşılaşılmaktadır.
 

 1) Maliye Bakanlığı'nın Görüşü ve Uygulaması

Maliye Bakanlığı'nın öteden beri süre gelen uygulaması ve görüşü, işyeri kira ödemelerinin gider yazılabilmesi için banka dekontu ile belgelendirilmesinin yeterli olmadığı, mutlaka gider pusulası düzenlenmesi ve kiraya verene imzalatılması gerektiği doğrultusundadır.

Maliye Bakanlığı'nın bu konudaki görüşünü yansıtan ve örnek özelge havuzunda yer alan bazı özelgelerinin özeti aşağıdadır:

"Özelge talep formunuzda; mali müşavirlik faaliyetinizle ilgili olarak bankaya ödediğiniz kira bedellerini gider kaydedebilmeniz için banka dekontu yanında ayrıca gider pusulası düzenlenmesi gerekip gerekmediği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

268 Seri Numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği ile getirilen zorunluluk kapsamında tahsilat ve ödemelerin banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü aracılığıyla yapılması suretiyle tevsik edilmesi, bu zorunluluğu ortaya çıkaran işlemin mükellefler bakımından Vergi Usul Kanununda sayılan belgelerle tevsik zorunluluğunu ortadan kaldırmamaktadır. Diğer bir ifadeyle, banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen belgeler işlemi (hizmeti) değil buna ilişkin tahsilat ve ödemeyi tevsik etmekte, bu işleme ilişkin olarak borçlanılan tutarın ise kiraya verenin mükellef olması halinde düzenleyeceği fatura, mükellef olmaması halinde ise tarafınızca düzenlenecek gider pusulası ile tevsiki zorunlu bulunmaktadır." (MB. GİB. Kocaeli VDB.nin 16.5.2013 tarihli ve 70280967-105[234-2012/14]-89 sayılı Özelgesi)

"Özelge talep formunda; gider pusulalarının imzalattırılmasının mümkün olmadığı durumlarda  ödemenin bankadan yapılması halinde banka tarafından düzenlenecek dekontların gider pusulası hükmünde kabul edilip edilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

Gider pusulası, toplu ya da imzasız şekilde düzenlenmesi mümkün olmayan bir belge olup, söz konusu belgede işi yapanın adının, adresinin ve imzasının bulunması kanuni bir zorunluluktur. Öte yandan banka dekontlarının gider pusulasının yerine kullanılacağı hususunda Vergi Usul Kanununda ve ilgili mevzuatında herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir."(MB. GİB.in 4.3.2013 tarihli ve 11395140-105[234-2012/VUK-1- . . .]--302 sayılı özelgesi)

2) Maliye Bakanlığı Görüşünün Aksi Yönündeki Görüş

Uygulamada, Maliye Bakanlığı'nın görüşünün tam aksi yönünde de görüşler bulunmaktadır. Bu görüş sahipleri; vergi uygulamalarında kira sözleşmelerinin hukuki bir belge olduğunu, bu belgenin aynı zamanda kira ödemeleri için Banka dekontu veya Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü aracılığıyla yapılması suretiyle tevsik edilmesi ile bir bütünlük arzettiğini, bu durumda kira ödemelerinde ayrıca “Gider Pusulası” düzenlenmesi zorunluluğu olduğunun iddia edilmesinin dar bir yorum olduğunu, Gider Pusulasının hangi hallerde düzenleneceğinin VUK'un 234. maddesinde belirlendiğini, kira ödemelerinin bu madde kapsamına girmediğini ve gider pusulası düzenlenecek bir işlem olmadığını ileri sürmektedirler.

3) Kişisel Görüşümüz ve Değerlendirmemiz

213 sayılı Vergi Usul Kanununun;

- "İspat Edici Kağıtlar" başlıklı 227. maddesinin birinci fıkrasında, "Bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.",

- "Gider Pusulası" başlıklı 234. maddesinde ise, "Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin:

...

3. Vergiden muaf esnafa;

Yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir.

Gider pusulası, işin mahiyeti, emtianın cins ve nev'i ile miktar ve bedelini ve iş ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadlarını (Tüzel kişilerde unvanlarını) ve adreslerini ve tarihi ihtiva eder ve iki nüsha olarak tanzim ve bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunur..."

hükümleri yer almaktadır.

Öte yandan, aynı Kanunun mükerrer 257. maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendi ile Maliye Bakanlığı; "Mükelleflere muameleleri ile ilgili tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etmeleri zorunluluğunu getirmeye ve bu zorunluluğun kapsamını ve uygulamaya ilişkin usul ve esaslarını belirlemeye" yetkili kılınmış, bu yetkiye dayanılarak yayımlanan 268 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile de, konutlarda, her bir konut için aylık 500 TL ve üzerinde kira geliri elde edenlerin, işyerlerinde, işyerini kiraya verenler ile kiracıların kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerinin banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunluluğu getirilmiştir.

Buna göre, 268 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile getirilen zorunluluk kapsamında tahsilat ve ödemelerin banka veya PTT aracılığıyla yapılması suretiyle tevsik edilmesi, bu zorunluluğu ortaya çıkaran işlemin mükellefler bakımından Vergi Usul Kanununda sayılan belgelerle tevsik zorunluluğunu ortadan kaldırmamaktadır. Banka veya PTT tarafından düzenlenen belgeler işlemi (hizmeti) değil, buna ilişkin tahsilat ve ödemeyi tevsik etmekte, bu işleme ilişkin olarak borçlanılan tutarın ise kiraya verenin mükellef olması halinde düzenleyeceği fatura, mükellef olmaması halinde ise Maliye Bakanlığı'nın görüşüne göre kiracı mükellef tarafından düzenlenecek gider pusulası ile tevsiki zorunlu bulunmaktadır.

Dolayısıyla, iş yeri kira ödemesinde bulunan müşterilerimizin ileride bu konuda herhangi bir cezai yaptırımla karşılaşmamaları bakımından, banka aracılığıyla yapmak zorunda oldukları işyeri kira ödemelerinde banka dekontları ile yetinmemelerini ayrıca gider pusulası düzenlemelerini öneriyoruz. Maliye Bakanlığı'nın mevcut görüşü de bu doğrultuda bulunmaktadır.

Ayrıca, Maliye Bakanlığı, Vergi Usul Kanununun mükerrer 257. maddesinde yer alan yetkisine istinaden aynı Kanunun 234. maddesinde yer almayan çok sayıda iş ve işlem için gider pusulası düzenlenmesini uygun görmüştür. Uygulamada , halen bu şekilde sürdürülmektedir. Buna ilişkin örnekler aşağıdadır:

1) Tüketiciler tarafından İade Edilen Mallar (Mülga 54 Seri No.lu KDV Genel Tebliği ve KDV Genel Uygulama Tebliği)

2) Danışmanlık Hizmetleri: Danışmanlık hizmetlerinin gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerine yaptırılması halinde, bu danışmanlık hizmeti karşılığında alınan bedelin fatura, danışmanlık hizmetinin serbest meslek erbabına yaptırılması halinde serbest meslek makbuzu, ücret karşılığında başka bir kurumda çalışanlara yaptırılması halinde ücret bordrosu veya Vergi Usul Kanunu’nun 234. maddesinde sayılanlara yaptırılması halinde ise gider pusulası ile tevsik edilmesi gerekmektedir (07.05.1997 tarih ve B.07.0.GEL.0.29/2924-232-2095/18643 sayılı özelge).

3) Nihai Tüketiciden Otomobil Alımı: Araç satış sözleşmesinin Vergi Usul Kanunu’nda yer alan vesikalardan biri olmaması nedeniyle, vergi mükellefiyeti olmayan kişiden araç satış sözleşmesi ile satın alınan taşıt için gider pusulası düzenlenmesi gerekmekte olup, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinde, esnaf muaflığından yararlanmayan ve vergi mükellefiyeti bulunmayan şahıslardan yapılan alımlar için tevkifat yapılacağına dair hüküm bulunmadığından gelir vergisi tevkifatı yapılmasına gerek bulunmamaktadır (08.06.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.16.01-2010-GVK-94-70-373 sayılı özelge).

4) Telif Ödemeleri: Yurt içi ve yurt dışından vergi mükellefi olmayan gerçek kişi yazarlardan satın alının telif hakları karşılığında ödenen bedelin gider pusulası ile tevsik edilmesi gerekmektedir. (22.03.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.18.02-32234-8024-160 sayılı özelge).

5) Gayrimenkul Alım: Şirketlerin vergi mükellefi olmayan kişilerden, satmak üzere satın aldığı gayrimenkuller için gider pusulası düzenlemesi ve gider pusulasının bu gayrimenkulleri satan kişiye imzalatılarak bir nüshasının satan kişiye verilmesi, vergi mükellefi olmayan kişilerden gider pusulası düzenlenerek satın alınan gayrimenkullerin satılması durumunda ise gerçek satış bedeli üzerinden fatura düzenlenmesi gerekmektedir (29.03.2011 tarih ve B.07.4.DEF.0.15.10.00-001-4 sayılı özelge).

6) İkinci El Ev Eşyası Alımı : Esnaf muaflığından yararlanmayan ve vergi mükellefiyeti bulunmayan şahıslardan ikinci el ev eşyası alımlarında gider pusulası düzenlenmesi gerekmekte olup, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinde, esnaf muaflığından yararlanmayan ve vergi mükellefiyeti bulunmayan şahıslardan yapılan alımlar için tevkifat yapılacağına dair hüküm bulunmadığından gelir vergisi tevkifatı yapılmasına gerek bulunmamaktadır (14.07.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.41.15.01-GVK-2011/1-83 sayılı özelge).

Saygılarımla.