Kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan alacaklar için indirim ve ödeme şartlarından yararlanabilmesi için; dava açılmaması ve açılmış davalardan vazgeçilmesi ve kanun yollarına başvurulmaması gerekecektir.
Devam eden davalarda en son verilmiş karar olarak, kanunun yayımı tarihine kadar taraflardan herhangi birine tebliğ edilmiş karar esas alınacaktır. Kanunun yayımlandığı tarihten önceki en son kararın durumuna bağlı olarak yararlanılabilecek imkanlar aşağıdaki şekildedir.
Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla ilk derece mahkemesi nezdinde dava açılmış ya da dava açma süresi henüz geçmemiş olan ikmalen, re'sen ve idarece yapılmış vergi tarhiyatlarında; vergilerin %50'si ile bu tutara ilişkin hesaplanacak gecikme faiz ve zamları yerine kanunun yayımlandığı tarihe kadar Yİ-ÜFE'ye göre hesaplanacak tutarın kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde, vergilerin %50'si ile buna bağlı faiz, gecikme faizi, gecikme zammı ve asla bağlı olarak kesilen vergi cezaları ile bu cezalara bağlı gecikme zamlarının tamamının tahsilinden vazgeçilecektir.
Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla itiraz/istinaf veya temyiz süreleri geçmemiş ya da itiraz veya temyiz yoluna başvurulmuş ya da karar düzeltme talep süresi geçmemiş veya karar düzeltme yoluna başvurulmuş olan ikmalen, re'sen veya idarece yapılmış vergi tarhiyatlarında; ödenecek alacak asılların tespitinde kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla tarhiyatın/tahakkukun bulunduğu en son safhadaki tutar esas alınacaktır.
İnceleme ve tarhiyat safhasındaki alacaklar
Kanunun yayımlandığı 12.03.2023 tarihinden önce başlandığı halde (31.12.2022 ve öncesine ilişkin) tamamlanamamış olan vergi incelemeleri ile takdir, tarh ve tahakkuk işlemlerine bu kanunun matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümleri saklı kalmak kaydıyla devam edilir. Ancak artırımda bulunan mükellefler hakkında başlanılan vergi incelemeleri ve takdir işlemlerinin kanunun yayımını izleyen 7 iş günü içinde (21.03.2023 günü sonuna kadar) sonuçlandırılmaması halinde, bu işlemlere devam edilmez.
Vergi incelemeleri 7 iş gününden önce sonuçlandırıldığında; bu kapsamdaki mükelleflere ihbarnamenin tebliğ tarihinden 30 gün içinde kanundan yararlanma imkânı tanınacaktır. Bu işlemler sonrasında, tarh edilen vergilerin %50'si ile 12.03.2022 tarihine kadar Yİ-ÜFE sonrası için gecikme faizi ve varsa vergi aslına bağlı olmayan cezaların %25'i ödenmesi şartıyla, kalan %50 vergi aslı ve ferilerin tahsilinden vazgeçilir. Bu durumda ilk taksit ihbarnamenin tebliğini izleyen aydan başlamak üzere, aylık dönemler halinde 12 eşit taksitte ödenebilecektir.
İnceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemlerle ilgili olarak yukarıdaki hükümlerden yararlanılabilmesi için madde kapsamında ödeme başvurusunda bulunulan alacağa ilişkin dava açılmaması şarttır. Ayrıca bu mükellefler Vergi Usul Kanunu'nun uzlaşma, tarhiyat öncesi uzlaşma ve vergi cezalarında indirim hükümlerinden yararlanamazlar. Daha 2 yıl önce, 7326 sayılı Kanun ile ihtilaflı dosyalardan feragat yoluyla uyuşmazlıkların sona erdirilmesi uygulaması yapılmıştı. 2 yıl sonra dosya sayısının hâlâ 251.511 ve derdest olan davalarda vergi ve ceza tutarının 181.2 milyar TL olması, mükelleflerin uzlaşma ya da ceza indirimi müessesini tercih etmeyip çoğunlukla vergi yargısını tercih ettiği sonucunu doğurmaktadır. Son dönemlerde idarenin kanun ile belirlenmiş konularda bile işlem yapmayıp yargı kararı istemesinin etkilerini bu rakamlar açıkça ortaya koymaktadır. Vergi idaresi, yapacağı tüm işlemlerde vergi mahkemesi kararı arar hale gelmiştir. Bu anlayışa dur denmezse, vergi mahkemeleri dosya yükü altında iş yapamaz hale gelecektir.
Sözcü | Nedim TÜRKMEN