1 Temmuz Pazartesi sabahı Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sabah saatlerinde Habertürk TV'de ekonomik durum ve olası vergi düzenlemeleri hakkında konuştu.

Konuşmada sıra asgari ücrete geldi ve Bakan Şimşek asgari ücretin düşük olmadığını, Türkiye'nin gelişmekte olan ekonomiler arasında en yüksek asgari ücrete sahip olduğunu ve asgari ücretin yeterli olduğunu açıkladı.

Gerçekten asgari ücret yeterli seviyede mi diye çevremdekilere özellikle de kamu görevlisi olmayanlara sordum. İşverenler, konuya maliyet açısından baktı ama işverenler dahil herkes bu enflasyon düzeyinde asgari ücretin yetmeyeceğini net bir şekilde dile getirdi.

Bu durumu, Bakan Şimşek'in görmüyor olması da ilginç bir durum. Zaten Bakan konuşmasında özellikle borsaya getirilecek işlem vergisiyle alakalı işlemler robotla yapılıyor o nedenle kaldırdık gibi bir cümle sarf ettiğinden çoğu şeyden bihaber olduğunu anlayabiliyoruz. Aynı durum asgari ücret için de geçerlidir.

O nedenle asgari ücretin ne olduğunu da ben buradan izah etmeye çalışayım. Asgari Ücret Yönetmeliği'nin 4/d maddesine göre asgari ücret, "İşçilere normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücreti," şeklinde tanımlanmıştır.

Görüldüğü üzere asgari ücret, bir işçinin o günün ekonomik koşullarında sinemaya, tiyatroya, maça gidebileceği; sağlıklı beslenebileceği, barınma sorununu çözebileceği kadar yani bunlara yetebilecek bir ücret düzeyidir.

Şu an uygulanan brüt asgari ücret 20.002 TL, net asgari ücret ise 17 bin 2 TL'dir ve bu sayılanlardan hangisine yeter bu tutar? Bilemiyorum.

Dünyada da durum böyle mi ve biz neredeyiz sorusunu da sormamız lazım elbette.

Aşağıdaki tabloyu Avrupa Birliği İstatistik Bürosu verilerinden sizin için derledim.  

Yukarıdaki tabloda görüldüğü üzere aylık brüt asgari ücret sıralamasına göre Türkiye pek de yukarıda değil. Bu listeye göre Lüksemburg aylık 2.571 Euro ile birinci sırada, İrlanda ve Hollanda Lüksemburg'u takip etmektedir. En düşük asgari ücret olan ülke ise aylık 385 Euro ile Arnavutluk sonrasında Bulgaristan, Karadağ ve Sırbistan gelmektedir. Bu dört ülkeyi Türkiye takip etmektedir.

Listede olmayıp da bazı ülkelerin aylık brüt asgari ücreti ise Endonezya'da 250 dolar, Hindistan'da 200 dolar, Kazakistan'da 154 dolardır.  

Satın alma gücü paritesine göre asgari ücret sıralaması

Diğer taraftan ulusal para birimlerinin değerindeki değişmeler Euro cinsinden asgari ücretin değerini de değiştirecektir. Bu yöntem yani her ülkenin asgari ücret tutarını Euro kuruna çevirip kıyaslamak o ülkedeki reel satın alma gücünü tam yansıtmadığı için sağlıklı sonuçlar doğurmayabilir. Bu nedenle ülkelerdeki farklı yaşam koşul ve maliyetlerini gösteren Satın Alma Gücü Standartlarının (Purchasing Power Standarts- PPS) dikkate alınıp karşılaştırma yapılması daha sağlıklıdır. Daha basit bir ifadeyle 1 PPS her ülkede aynı mal ve hizmeti satın alabilmektedir.

Aşağıdaki satın alma gücü dikkate alınarak oluşturulmuş bir tablo bulunmaktadır[1].

Satın alma gücü dikkate alındığında birinciler yer değişiyor ama Türkiye çok az üst sıraya geçmiş bulunmaktadır.

Diğer taraftan Danimarka, İtalya, Norveç, İzlanda, İsviçre ve Finlandiya'da asgari ücret uygulaması bulunmamaktadır.

Ezcümle

Asgari ücret uygulaması dünyada genel olarak uygulama alanı bulan bir ücretlendirme yöntemidir. Avrupa Birliği ülkeleri arasında Almanya, Belçika, Bulgaristan, Çekya, Estonya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda, İrlanda, İspanya, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Macaristan, Malta, Polonya, Portekiz, Romanya, Slovakya, Slovenya ve Yunanistan'da asgari ücret uygulaması bulunmaktadır. İngiltere'de de bulunmakta ve saatlik asgari ücret uygulanmaktadır.

Sendikal örgütlenmenin daha güçlü olduğu, örgütlenme ve pazarlık gücünün etkin olduğu toplumlarda toplu sözleşmeler daha yaygındır. Bu ülkeler özellikle İskandinav ülkeleri; Avusturya, Danimarka, Finlandiya, İsveç, İtalya ve Güney Kıbrıs'tan oluşmaktadır. Toplu iş sözleşmeleri ile asgari ücretin belirlendiği ülkelerde insan hakları bilincinin ve demokrasi kültürünün daha fazla yerleştiği görülmektedir. Bu ülkelerde asgari ücretin, tarafların iradesine uygun şekilde düzenlendiği görülmektedir[2].

Diğer taraftan dünyanın bazı ülkelerinde asgari ücret saatlik, günlük ya da aylık olarak hesaplanabilmektedir. Ülkemizde toplu sözleşmeye dayalı bir pazarlık usulüyle belirlenen asgari ücret günlük ücret olarak belirlenir.

Asgari ücret, bir çalışanın beslenme, barınma, sağlık ve kültürel ihtiyaçlarını karşılamak üzere günlük olarak verilen ayni ve nakdi bedeldir. Bu nedenle emeğiyle gelir elde eden kişinin sağlıklı beslenmesi, sosyal hayattan geri kalmaması, sinema, tiyatro, konsere rahatça gidebilmesi, sağlık hizmetlerinden tam ve eksiksiz yararlanması gerekmektedir. Daha da önemlisi bu saydıklarımı elde edeceği ücretle yerine getirmesi getirmektedir.

Buna göre ödenecek asgari ücret ile bu sayılanlar kolaylıkla yerine getirilebilecekse övünelim; yok bunları sağlayamıyorsak o zaman başka ülkelerden ne kadar ilerideyiz ya da başka ülkeler bizden ne kadar geridedir diye övünmenin de pek bir anlamı yoktur.

Daha da önemlisi ülkemizde bugün ücretli çalışanların yarıdan çok fazlası asgari ücretli oldu. Normal koşullarda bu sayının daha düşük olması gerekmektedir. Bu sayı ne kadar düşerse o kadar övünelim.


[1] https://tr.euronews.com/2024/02/01/avrupada-euro-bazinda-asgari-ucret-ve-satin-alma-gucu-turkiye-2024te-ne-durumda

[2] Kadriye Gül Yücel; Asgari Ücretin Belirlenmesi ve Vergilendirilmesi: Adalet Bağlamında Karşılaştırmalı Bir Değerlendirme, Ankara Üniversitesi SBE Doktora Tezi, Ankara, 2020, s.196.

T24 | Murat BATI

Kaynak: https://t24.com.tr/yazarlar/murat-bati/asgari-ucret-siralamasinda-avrupa-nin-neresindeyiz,45465