Değerli okurlar gün geçmiyor ki ka­yıt dışı ekonomi ile mücadele kap­samında Hazine ve Maliye Bakanlığı ta­rafından sektörel denetimler yapılmasın veya denetim yapılacak sektörlerle ilgili olarak veriler paylaşılmasın. Bu hafta ba­şında Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından enflasyon düzeltme­lerine ilişkin olarak; “Bazı mükelleflerin sermaye artışını ticaret siciline tescil et­medikleri halde bilançolarında sermaye­lerini artırdıklarını görüyoruz.

Mükellef­lerin bir kısmı da gerçekte bir satış olma­masına rağmen aktiflerinde yer alan taşıt, arsa, bina gibi kıymetleri aktiflerinden çı­karmışlar. Bazı mükellefler enflasyon dü­zeltmesinin vergisel etkisinden kaçına­bilmek adına bilançolarında gerçeği yan­sıtmayan işlemler yapmışlar ancak bu işlemler bizim risk parametrelerimize ta­kılıyor.” şeklinde açıklama yaptı. Mükel­leflerin risk analizi verilerine göre vergi incelemesine alınma gerekçelerine kısa­ca değinelim.

Enflasyon düzeltmelerine vergi incelemesi

Öz kaynakları güçlü olan kurumlarda enflasyon düzeltmesi, dönem kârını ve kurumlar vergisi matrahını azaltıcı etkisi olmuş, daha çok yabancı kaynakla finanse edilen öz kaynakları zayıf olan kurumlar­da ise kârı ve kurumlar vergisi matrahını artırıcı etkisi olmuştur.

Bu bilgi ile Meh­met Şimşek’in açıklamalarını birlikte de­ğerlendirdiğimizde enflasyon düzeltme­si neticesinde vergi matrahlarında artış olan bazı mükelleflerin öz kaynaklarını artırmış göstererek, ya da sabit kıymet­lerini elden çıkarmış gibi göstererek ver­gi matrahlarının aşındırıldığının tespit edildiği anlaşılmaktadır. Tespit yapılan bu mükellefler izaha davet edilerek be­yanların düzeltilmesi istenecek, beyanla­rını düzeltmeyen mükellefler ise incele­meye sevk edilecektir.

Risk analizi incelemeleri

Mükellefler çok sayıda gerekçe ile vergi incelemesine alınabilmektedir. Risk Ana­liz İncelemeleri ile, farklı kurum ve kuru­luşlardan gelen bilgiler Hazine ve Maliye Bakanlığı Risk Analiz Genel Müdürlüğü ile Vergi Denetim Kurulu bünyesinde Risk Analiz Sistemi tarafından analiz edilmek­te ve riskli bulunan mükellefler inceleme­ye sevk edilmektedir. Risk analiz paramet­releri şunlardır:

-Enflasyon düzeltmesine tabi tutul­muş bilançonun düzeltme öncesi bilanço ile uyumsuz olması,

-Kasa hesabında işletmenin günlük ih­tiyacından daha fazla tutarda nakit bulun­ması,

-Banka hesaplarındaki kayıtlı tutarlar ile fiili banka hesapları arasında fark bu­lunması, ortaklardan alacaklar hesabının bakiye vermesine rağmen faiz gelirleri he­sabının bulunmaması,

-Kasa ve banka hesaplarında bakiye­ler olmasına rağmen yüksek tutarlı banka kredisi kullanımı,

-Kârlılık oranının sektörel ortalamaya göre sapma göstermesi,

-Pazarlama satış ve dağıtım gideri, ge­nel yönetim gideri, finansman gideri gibi giderlerin yüksekliği,

-Gelir tablosunda yer alan toplam sa­tışlara oranla cari yıl kârının düşük ol­ması,

-Bilanço ve Gelir Tablosu kalemlerinde yapılan yatay ve dikey analizler neticesin­de sapmalar, uyumsuzluklar tespiti,

-İşletmelerin sürekli zarar beyan et­mesi,

-Şirket ortağına sermayenin üç katın­dan fazla borçlanılması,

-Finansman gider kısıtlamasına tabi olmasına rağmen beyannamede K.K.E.G. yer almaması,

-Beyanname ve ekleri ile bilanço ve ge­lir tablosu dipnotlarındaki tutarsızlıklar bulunması,

-Sürekli olarak Devreden KDV bulun­ması, Ödenecek KDV çıkmaması,

-POS Satışlarının banka bilgileri ve be­yanname bilgileri arasında uyumsuzluk ol­ması,

-Sahte fatura kullanma, sahte fatura düzenleme tespiti bulunması.

Kaynak: Dünya | Mahmut Bülent YILDIRIM