Evet, içinde kesinleşmiş alacakların yeniden yapılandırılması, ihtilaflı alacakların tasfiyesi, matrah ve vergi artırımı, işletme kayıtlarının düzeltilmesi, şirket aktifindeki taşınmazların kayıtlı değerlerinin yükseltilmesi gibi düzenlemelerin yer aldığı Yasa Teklifi, 3 Haziran 2021 Perşembe günü TBMM Genel Kurulu’nda görüşülerek, 7326 sayı ile yasalaştı. Dün akşam itibariyle de, Sayın Cumhurbaşkanımıza sunuldu. Yasanın, Sayın Cumhurbaşkanımızın imzalamasını müteakiben kısa bir süre içerisinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Şimdiden bu yasanın ülkemize, vatandaşlarımıza ve vergi mükelleflerimize hayırlı olmasını diliyorum.
 

İş dünyası ve STK’ların talepleri nihayet karşılık buldu

Uzun süredir iş dünyası, vergi mükellefleri ve STK’lar, yoğun bir şekilde kesinleşmiş borçların yeniden yapılandırılması, matrah ve vergi artırımı, kasa - ortaklar cari hesap düzeltmeleri, işletme kayıtlarının düzeltilmesi, stok düzeltme beyanı, işletme aktifindeki taşınmazların kayıtlı değerlerinin yükseltilmesi gibi bir çok düzenlemenin yapılmasını talep ediyordu. Hükümet, sahadan gelen bu talepleri karşılıksız bırakmadı, talep edilen söz konusu düzenlemeleri iş dünyası ve STK’ların görüşlerini de alarak yasalaştırdı.
 

En yoğun ilgi matrah ve vergi artırımına

İş dünyası ve vergi mükelleflerinin en çok ilgi gösterdiği ve yararlanmayı düşündüğü düzenleme, “Matrah ve Vergi Artırımı”.  

Hemen belirtelim, matrah ve vergi artırımı aynı şey değil: Matrah artırımı, yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyanları; vergi artırımı ise KDV ve stopaj gelir/kurumlar vergisi beyanları (muhtasar) için geçerli.
 

Matrah ve vergi artırımı ne fayda sağlıyor?

Matrah ve vergi artırımı yaparak buna ilişkin vergiyi ödeyen mükellefler, matrah ve vergi artırımı yaptıkları yıl veya yıllar için, artırım konusu vergi türleri yönünden vergi incelemesi yapılmama garantisi elde ediyorlar. Matrah ve vergi artırımı aslında vergi incelemesine karşı bir sigorta niteliğinde! Artırım yapılan yıllarla ilgili düşük tutarda bir “sigorta parası” ödenerek incelenmekten kurtulunuyor, herhangi bir vergi ve vergi cezası ile karşı karşıya kalınmıyor!
 

Matrah ve vergi artırımında hem devlet hem de vatandaş kârlı

Matrah ve vergi artırımı, hem mükellef hem de Devlet için karlı. Çünkü, ülkemizde mükelleflerin incelenme oranı son derece düşük ve yetersiz. Hakkında vergi incelemesi yapılan mükellef sayısının toplam mükellef sayısına oranı yüzde 2 - 2,5 civarında. Bunun kısa süre içerisinde artırılma imkanı da yok gibi. Bu oran yıllardır böyle, kolay kolay da değişecek gibi değil.

Devlet, matrah ve vergi artırımı düzenlemesiyle mükelleflere, yasada belirlenen ödemeyi yapmaları halinde vergi incelemesi yapmama garantisi veriyor. Mükellefler de, bu ödemeyi yaparak vergi incelemesi yapılmama garantisi elde ediyorlar. Ayrıca, Devlet, bir taraftan yasada belirlenen tutarda vergi alıyor ve ödenen bu vergileri kazancın tespitinde gider olarak kabul etmiyor, diğer taraftan da matrah artırımı yapılan yıllarda zarar varsa, bu zararların yüzde 50’sinin mahsubunu kabul etmiyor.
 

Artırım 2016 – 2020 yılları için yapılabilecek

7326 sayılı Yasaya göre matrah ve vergi artırımı; 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yılları için yıllık gelir ve kurumlar vergisi ile KDV ve gelir/kurum stopaj beyanları için yapılabilecek.

Yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde vergiye esas alınan matrahlar, 2016 yılı için yüzde 35, 2017 yılı için yüzde 30, 2018 yılı için yüzde 25, 2019 yılı için yüzde 20 ve 2020 yılı için yüzde 15 oranlarından az olmamak üzere artırılır ve artırılan tutarın yüzde 20’si oranında vergisi ödenirse, yukarıdaki yıllar, gelir ve kurumlar vergisi yönüyle vergi incelemesinden muaf tutuluyor. Matrah artırımında bulunulan yıllara ilişkin gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerini zamanında veren ve bu beyannameler üzerinden tahakkuk eden vergileri süresinde ödemiş olan vergiye uyumlu mükellefler (kesinleşmiş vergi alacakları veya ihtilaflı alacaklar nedeniyle sağlanan kolaylıktan yararlanmamış olmaları koşuluyla) yüzde 20 yerine yüzde 15 vergi ödeyecekler. Sizce ülkemizde bu yüzde 15 vergi oranından yararlanacak kaç vergiye uyumlu mükellef vardır? Daha fazla merak ettirmeyelim, toplam 65 bin.

Ancak, artırılan matrah tutarı, 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yılları için sırasıyla;

- Gelir vergisinde 47 bin, 49 bin 800, 52 bin 900, 56 bin 200, 63 bin 700 Türk Lirası’ndan,

- Kurumlar vergisinde 94 bin, 99 bin 600, 105 bin 800, 112 bin 400, 127 bin 500 Türk Lirası’ndan

az olamıyor.

Matrah artırımının bu 5 yıl için yapılması da gerekmiyor. Mükellefler diledikleri yıl/yıllar için matrah artırımında bulunabiliyor.
 

KDV’de ise, 2016 yılı için yüzde 3, 2017 yılı için yüzde 3, 2018 yılı için yüzde 2,5, 2019 yılı için yüzde 2, 2020 yılı için yüzde 2; stopaj gelir/kurumlar vergisi beyanlarında ise, 2016 yılı için yüzde 6, 2017 yılı için yüzde 5, 2018 yılı için yüzde 4, 2019 yılı için yüzde 3, 2020 yılı için yüzde 2 vergi artırımı yapılması gerekiyor.

Beyanname vermekle birlikte zarar, indirim ve istisnalar nedeniyle matrah ve vergi beyan etmeyen ya da ilgili yıllarda faaliyette bulunmuş veya gelir elde etmiş olup da bu faaliyetlerini ve gelirlerini vergi dairesinin bilgisi dışında bırakanlar da dahil olmak üzere hiç beyanname vermemiş olan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri de matrah ve vergi artırımı yapabiliyor.
 

31 Ağustos’a kadar başvuru yapılabilecek

Matrah ve vergi artırımında bulunmak isteyenlerin 31 Ağustos 2021 tarihine kadar başvuruda bulunmaları, tahakkuk eden vergileri de peşin veya ilk taksiti Eylül 2021 ayı sonuna kadar olmak üzere ikişer aylık dönemler halinde 6 eşit taksitte ödemeleri gerekiyor. Ayrıca, ilk iki taksitin süresinde ödenmesi de zorunlu bulunuyor.
 

Sadece artırımda yapmak yeterli değil, tahakkuk eden vergilerin ödenmesi de şart

Matrah ve vergi artırımının geçerli olabilmesi için, tahakkuk eden verginin peşin veya ilk taksiti Eylül 2021 ayı sonuna kadar olmak üzere ikişer aylık dönemler halinde 6 eşit taksitte ödenmesi gerekiyor. Ayrıca, artırımın geçerli olabilmesi için, ilk iki taksitin süresinde ödenmesi de şart! Matrah veya vergi artırımı sonucunda tahakkuk eden vergilerin tamamının ilk taksit ödeme süresi içerisinde peşin olarak ödenmesi hâlinde, bu vergilerden yüzde 10 indirim yapılıyor ve katsayı uygulanmıyor.

Ancak, matrah ve vergi artırımında bulunanlar, tahakkuk eden bu vergileri, öngörülen süre ve şekilde ödememeleri halinde artırım hükümlerinden yararlanma hakkını kaybediyorlar. Bu haklarını kaybedenlere ne mi yapılıyor?  Bunlar öncelikli olarak vergi incelemesine alınıyor, bir yandan da artırım nedeniyle tahakkuk eden vergileri gecikme zammı hesaplanarak takibe alınıyor.
 

Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayın

Matrah ve vergi artırımında bulunup tahakkuk eden vergileri, yasada öngörülen süre ve şekilde ödeyemeyecek olanların, artırım yapmamalarında fayda var. Sonunda hem hemen incelemeye alınma hem de yararlanmadığınız artırımın vergisini ödeme durumuyla karşı karşıya kalınabiliyor.

Eğer ödeyemeyecekseniz, matrah ve vergi artırımında bulunmayın, dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayın!
 

Matrah ve vergi artırımının diğer yumuşak karnı: Savcılığa suç duyurusu

Evet, matrah ve vergi artırımı düzenlemesinin mükellefler açısından yumuşak bir karnı var! Matrah ve vergi artırımından yararlanılması, matrah ve vergi artırımında bulunulan dönemler de dâhil olmak üzere, VUK’un 359. maddesinde yer alan kaçakçılık fiillerinin işlenip işlenmediğinin tespiti yönünden inceleme yapılmasını engellemiyor. Yapılacak bu incelemelerde söz konusu fiillerin işlendiğinin tespit edilmesi halinde, Cumhuriyet Başsavcılıklarına suç̧ duyurusunda bulunuluyor, ancak bu incelemeler sonucunda matrah ve vergi artırımında bulunulan dönem ve vergiler için tarhiyat yapılamıyor.
 

Artırım yapanların devam eden incelemeleri sona erecek mi?

Aslında matrah ve vergi artırımının en sıkıntılı konusu bu! Şu an vergi incelemeleri devam edenler veya incelemesi yeni başlayan mükellefler, matrah ve vergi artırımında bulundukları takdirde, bu incelemelerin durdurulup artırım ödemeler bittikten sonra sonlandırılıp sonlandırılmayacağını merak ediyorlar. Yasanın Mecliste görüşülmesi sırasında, VDK yetkilisi, şu an toplam 41.955 civarında mükellefin vergi incelemesinin devam ettiğini ifade etti.

Yasaya göre, mükelleflerin, incelemesi devam eden yıllar için de matrah ve vergi artırımında bulunmaları mümkün. Ancak, matrah ve vergi artırımında bulunulması, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlanılmış olan vergi incelemelerine engel oluşturmuyor. Sadece matrah ve vergi artırımında bulunan mükellefler hakkında, artırımda bulunulan yıllar ve vergi türleri ile ilgili olarak düzenlemenin yürürlük tarihinden önce başlanılmış olan vergi incelemelerinin 2 Ağustos 2021 tarihine kadar tamamlanması gerekiyor. Bu tarihe kadar sonuçlandırılamayan vergi incelemelerine devam edilemiyor, bulunduğu safhada bırakılıyor. İnceleme raporlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettirilmesi, incelemenin sonuçlandırılması olarak kabul ediliyor.

Kimler matrah ve vergi artırımından yararlanamıyor?

Aşağıda sayılan mükellefler matrah ve vergi artırımından yararlanamıyor:

- Defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler veya bu fiiller nedeniyle incelemesi devam edenler,

-  Terör suçundan hüküm giyenler,

- Haklarında terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu gerekçesiyle adli makamlar, genel kolluk kuvvetleri veya MASAK tarafından yürütülen soruşturma ve kovuşturmalar kapsamında vergi incelemesi yapılması, terörün finansmanı suçu veya aklama suçu kapsamında inceleme ve araştırma yapılması talep edilenler.
 

Sahte fatura düzenleme fiili nedeniyle incelemeleri devam edenler matrah ve vergi artırımı yapabilir mi?

Yukarıda da ifade ettiğimiz üzere, defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler matrah ve vergi artırımından yararlanamıyorlar.

Bunun tek istisnası, matrah ve vergi artırımı düzenlemesinin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla haklarında, VUK’un 359. maddesinin (b) fıkrasında sayılan fiiller nedeniyle vergi incelemesi devam edenler. Yasada yer alan düzenlemeye göre, bu fiiller nedeniyle haklarında vergi incelemesi devam edenlerin, yasada belirtilen süre ve öngörülen şekilde matrah veya vergi artırımında bulunmaları mümkün bulunuyor. Ancak, söz konusu vergi incelemesinin tamamlanmasına kadar bu artırımları kabul edilmiyor, tahakkuk işlemleri bekletiliyor.

Bu şekilde artırımda bulunanlar hakkında, artırımda bulundukları dönem ve vergi türlerine ilişkin olarak bu Yasanın yayım tarihinden (bu tarih dâhil) önce veya yayımı tarihini izleyen günden itibaren on iki ay içerisinde başlanılan vergi incelemelerinin, Yasanın yayım tarihini izleyen ayın başından itibaren on iki ay içerisinde sonuçlandırılması gerekiyor. İncelemenin bu süre içerisinde tamamlanamaması halinde ise, incelemeye devam edilemiyor.

Söz konusu vergi incelemelerinden bu süre içerisinde sonuçlandırılanlarla ilgili tarhiyat öncesi uzlaşma talepleri dikkate alınmıyor. İnceleme raporlarının vergi dairesi kayıtlarına intikal ettirilmesi, incelemenin sonuçlandırılması olarak kabul ediliyor.

Bu kapsamda yapılan vergi incelemelerinde söz konusu on iki ay içerisinde bu fiillerin varlığının tespit edilmemesi durumunda, bu durumun tespitine ilişkin rapor veya yazı, aynı bentte öngörülen süre ve şekilde matrah veya vergi artırımında bulunan mükelleflere tebliğ edilecek. Mükellefler, matrah ve vergi artırımı sonucu hesaplanan vergileri, tebligatı izleyen aydan başlamak üzere matrah ve vergi artırımı sırasındaki tercihlerine göre ödemeleri ve öngörülen diğer şartları yerine getirmeleri koşuluyla matrah ve vergi artırımından yararlanabilecekler.
 

Sonuç olarak;

Matrah ve vergi artırımı düzenlemesi gerçekten bir kasko sigortası niteliğinde. Ancak, artırım nedeniyle tahakkuk eden vergilerin ödenmesi koşuluyla! Tahakkuk eden vergilerin ödenmemesi halinde, matrah ve vergi artırımının sağladığı vergi inceleme sigortası avantajı kaybediliyor, ayrıca bu mükellefler öncelikli grup olarak belirlenip hızlıca vergi incelemesine alınıyorlar. Matrah ve vergi artırımında bulunacak mükelleflerin bu durumu kırk kere düşünüp bir kere karar vermeleri gerekiyor. Artırım nedeniyle tahakkuk eden vergileri ödeyemeyecek olanların daha baştan bu artırımı yapmamaları kendi lehlerine. Yani, eğer ödeyemeyecekseniz, matrah ve vergi artırımında bulunmayın, dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayın!