Enflasyon düzeltmesini en son 2004 bilançoları üzerinde uyguladıktan sonra uzunca bir süre (17 yıl) gündemimizden çıkmıştı. 2021 yılı sonu itibariyle enflasyon düzeltmesi şartları yeniden oluştu ancak son dakika yapılan düzenlemeyle uygulama 2023 yılı sonuna ertelendi ve o gün geldi çattı. İdare uygulamaya yön verecek olan taslak tebliği yayımlayarak kamuoyunun görüşüne açtı. Tebliğin resmiyet kazanmasında son düzlüğe gelmiş bulunmaktayız.

Hangi Mali Tablolar Enflasyon Düzeltmesine Tabi Tutulacak?

Normal hesap dönemine tabi mükellefler 31.12.2023, kendilerine özel hesap dönemi tayin edilenler ise 2024 yılında biten hesap dönemi mali tablolarında yer alan parasal olmayan kıymetlerini enflasyon düzeltmesine tabi tutacaklar.   

Enflasyon Düzeltmesinde 2023 Yılı Vergili Olacak Mı?

Vergi Usul Kanunu’nun Geçici 33’üncü maddesinde yapılan düzenleme ile enflasyon düzeltmesinin yapılacağı ilk yıl milat kabul edilecek ve 31.12.2023 tarihli mali tablolarının (özel hesap dönemi için 2024 yılı mali tabloları) enflasyon düzeltmesine tabi tutulmasının 2023 yılı için herhangi bir vergi efekti olmayacak. Ancak, izleyen yıllarda ve bu yıllara ait geçici vergilendirme dönemlerinde enflasyon düzeltmesinin vergi efekti de olacak.  

Bu temel açıklamaları yaptıktan sonra Ar-Ge harcamalarının enflasyon düzeltmesi işlemleri karşısındaki durumunu irdeleyeceğiz. 

Ar-Ge Harcamaları Enflasyon Düzeltmesine Tabi Tutulacak mı?

Mali tablolarda yer alan bir kıymetin enflasyon düzeltmesine tabi tutulabilmesi için öncelikle o kıymetin parasal olmayan nitelik taşıması gerekmektedir. Taslak tebliğin 2 no.lu ekinde parasal olmayan kıymetler belirtilmiş olup, Ar-Ge harcamalarının aktifleştirildiği bu hesaplar da enflasyon düzeltmesine tabi tutulacak parasal olmayan kıymetler arasında sayılmıştır.

Ancak, bildiğimiz gibi Ar-Ge harcamaları öncelikle bir gider hesabı olan “750-Araştırma ve Geliştirme Giderleri” hesabında muhasebeleştirilmekte; bu hesapta yer alan harcamalar dönemsel olarak ta ki proje başarıyla sonuçlanana kadar bir ara hesapta aktifleştirilmekte;  projenin başarıyla sonuçlanması halinde ise bu ara hesapta yer alan harcamalar “263-Araştırma ve Geliştirme Giderleri” hesabına virmanlanmaktadır. Dolayısıyla, bir Ar-Ge projesi yatırım safhası ve işletme safhası diyebileceğimiz iki ayrı aktif hesaptan oluşur. Bu durumu aşağıdaki örnekle açıklayabiliriz.

Örnek-1: Çınar A.Ş. yürütmüş olduğu Ar-Ge projesine ilişkin 2022 yılında 12 Milyon TL, 2023 yılında ise 3 Milyon TL harcama yapmıştır. Yatırım safhasında yapmış olduğu harcamaları aylık olarak ara hesapta aktifleştirmiştir. Projeyi başarıyla Mart/2023’te tamamlayan Çınar A.Ş., aktif ara hesapta yer alan harcamalarını (yatırım safhası), ara hesaptan “263-Araştırma ve Geliştirme Giderleri” hesabına (işletme safhası) virmanlamıştır.

Bu durumda yukarıda yer alan örneğimize göre Ar-Ge harcamalarının muhasebeleştirildiği aktif hesapların işleyişi aşağıdaki gibidir.

Hesap Kodu

Hesap Adı

Tarih

Borç

Alacak

2..

Aktif Ara Hesap

Ocak 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Şubat 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Mart 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Nisan 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Mayıs 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Haziran 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Temmuz 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Ağustos 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Eylül 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Ekim 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Kasım 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Aralık 22

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Ocak 23

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Şubat 23

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Mart 23

1.000.000,00

0,00

2..

Aktif Ara Hesap

Mart 23

0,00

15.000.000,00

263

Ar-Ge Giderleri Hesabı

Mart 23

15.000.000,00

Yukarıdaki örnekten görüleceği üzere, Çınar A.Ş. 2022 ve 2023 yıllarında yapmış olduğu Ar-Ge harcamalarını aylık olarak ara hesapta aktifleştirmiş; projenin başarıyla sonuçlanması sonucunda da ara hesapta yer alan harcamaları, Mart/2023 döneminde topluca “263-Araştırma ve Geliştirme Giderleri” hesabına virmanlamıştır.

 Ar-Ge Harcamaları 2023 Sonunda Nasıl Düzeltilecek?

Enflasyon düzeltmesinin uygulanacağı 31.12.2023 tarihli bilançolarda hem yatırım safhasında kalmış hem de tamamlanmış Ar-Ge projeleri olabilir. Gerek tamamlanmamış gerekse tamamlanmış projelere ilişkin harcamaların aktifleştirildiği hesapların parasal olmayan kıymet oldukları şüphesizdir. Dolayısıyla, 2023 yılı sonunda, bu hesaplarda yer alan kıymetler enflasyon düzeltmesine tabi tutulacaktır.

Yukarıdaki örnekten yola çıkarsak; Çınar A.Ş. 2022 yılı başından itibaren yürütmüş olduğu Ar-Ge projesini 2023 yılı sonunda tamamlayamamış olsaydı, aktif ara hesapta yer alan harcamaların her birini ayrı ayrı 2023 sonuna kadar düzeltmeye tabi tutacaktı.

Bu defa da, Çınar A.Ş.’nin yürütmüş olduğu Ar-Ge projesine ilişkin harcamaları Ocak/2021’den itibaren ara hesapta aktifleştirdiğini; projeyi ise Mart/2022’de başarıyla tamamladığını ve “263-Araştırma ve Geliştirme Giderleri” hesabına virmanladığını varsayalım. Bu hesabı da enflasyon düzeltmesine tabi tutacağız ama nasıl? Bu durumda Ar-Ge harcamaları birincil ve ikincil olacak şekilde düzeltme işlemine tabi tutulacak. Öncelikle Ocak/2021’den itibaren ara hesapta aktifleştirmeye başladığımız harcamaları projenin başarıyla tamamlandığı Mart/2022 tarihine kadar ayrı ayrı düzelteceğiz. Akabinde ise, Mart/2022’ye kadar düzelttiğimiz harcamaları kül halinde tek bir düzeltme katsayısı ile Mart/2022’den Aralık/2023’e getireceğiz. Tabi ki bu işlemi yaparken, bilanço tarihinde var olan birikmiş amortismanı da düzeltmeyi unutmayacağız. Ancak, VUK Geçici 31, Geçici 32 ve Mükerrer 298/Ç kapsamında yeniden değerleme yapılmışsa, bu durumda birincil düzeltmenin uygulanması mümkün değildir. Bu maddeler kapsamında yeniden değerlemeye tabi tutulmuş olan “263-Araştırma ve Geliştirme Giderleri” adlı aktif hesap, sadece ikincil düzeltmeye konu edilecektir.

Ar-Ge harcamalarının ve bu harcamalarla bağlantılı olan diğer hesapların enflasyon düzeltmesi karşısındaki durumuna bir sonraki makalemizde yer vereceğiz.         

Kaynak: KPMG | Şaban Atuçuran