TDK popülizmi ise, “politik durumu dramatize ederek halkın ilgisini uyandırmak amacıyla yapılan politika; halkçılık”; “halkın duygu ve düşüncelerini okşayan davranış ve tutum” şeklinde açıklıyor.
Popülizm pek çok alanda karşımıza çıkar. Vergi de popülizmden ari değil. Türkiye’deki iki yıl geçmeden, hatta ilgili yıla dair beyannameler verilmeden yapılan vergi afları en bariz “vergide popülizm” değil mi?
Peki ya “vergi bilinci”? Vergi bilinci, toplum sözleşmesi olarak adlandırılan Anayasa ile yurttaşlara yüklenen “vergi ödevini” anlama ve “vergi yükümlülüklerine uyma, uyulmadığında ne tür müeyyidelerle karşılaşacağını idrak etme yetisi” olarak tanımlanabilir. Vergi bilinci, vergi sistemine olan güvene, vergi sistemine güven artışı ise “eşitlik, adalet, karşılıklılık ve hesap verebilirlik” konularında ilerlemeler ve iyileştirmelerle geliştiği ifade edilmektedir. Vergi bilinci, “şeffaflık ve istişare kültürü, verginin politik önemini artırma, cezaların caydırıcılığı, daha adil vergi politika ve uygulamaları yapma” ile gelişebilmektedir. Türkiye’de vergi bilinci var mı? Nasıl oluşur? Zor soru ama bir kalkınma modeli gibi plan, program ve gerektirir.
Sıkılaştıran vergi paketi
16 Temmuz 2024’te TBMM Başkanlığına sunulan vergi paketi, vergi kanunlarında önemli değişiklikler içeriyor. Bakış açımdan bazıları popülist. Dolaysız ve dolaylı vergilerdeki önemli değişikliklere bakalım.
Gelir Vergisi Kanunu
- Çalışanlara pay senedi olarak verilen menfaatler ücret istisnaları kapsamına alınıyor. Ancak çalışanların bu payları elden çıkardığında istisnadan %100 faydalanması ve işverene ek yük getirmemesi için pay senedinin 12 yıldan fazla elde tutması gerekiyor.
- Ticari veya serbest mesleki faaliyeti olan mükelleflerin gerçek hasılatlarının tespitine yönelik olarak oluşturulan; bir takvim ayında 3’ten, bir takvim yılında 12’den az olmamak üzere günlük hasılat tespiti yapılarak, belirlenen günlük hasılat tutarları ortalamasıyla aylık hasılat tutarı hesaplanmak ve tespit edilen bu hasılat tutarları ile “bilanço esasında defter tutanlarda o takvim yılına ait gelir tablosunda yer alan brüt satış tutarı”, “işletme hesabı esasında defter tutanlarda takvim yılına ait işletme hesap özetinde elde edilen hasılat tutarı” ve “serbest meslek kazanç defteri tutanlarda takvim yılına ait serbest meslek kazanç bildirimindeki gayrisafi hasılat tutarı” arasındaki farkın %20'den fazla olan mükelleflerden izahat istenecektir. Söz konusu düzenleme, kurumlar vergisi mükellefleri hakkında da uygulanacaktır.
- Değişiklikler yayım tarihinde yürürlüğe girecektir.
Kurumlar Vergisi Kanunu
- Gayrimenkul yatırım fon ve ortaklıklarının kurumlar vergisi istisnadan yararlanabilmeleri, sahip oldukları taşınmazlardan elde ettikleri portföy işletmeciliği kazançlarının %50'sinin ortaklarına kâr payı olarak dağıtılması koşuluna bağlanmaktadır. Düzenlemeye uyulmaması halinde yararlanılan istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğratılmış sayılacaktır. Değişiklik1.1.2025’den sonra sağlanan kazançlara uygulanacak olup, 2025 yılı öncesinde doğan kazançlar dağıtım kapsamında olmayacak.
- e-ticaret platformları üzerinden gerçekleştirilen ödemeler vergi kesintisi kapsamına alınmakta ve değişiklik Kanunun yayımını izleyen 2’nci ayın başlangıcında yürürlüğe girecek.
- Yap işlet ve devret modeli ile kamu özel iş birliği projelerinden kazanç elde eden kurumların kazançlarına uygulanacak “kurumlar vergisi” ve “geçici vergi oranı” 5 puan artırılarak %30 olarak uygulanacak. Değişiklik 2025 ve izleyen takvim yıllarında elde edilen kazançlara uygulanacak.
- Hesaplanan kurumlar vergisi, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancının %10'undan az olmamak üzere, “yurt içi asgari kurumlar vergisi” uygulamasına tabi tutulacaktır. Yurt içi “asgari kurumlar vergisine” tabi olmayan indirim ve istisnalar:
- Tam mükellef kurumlardan elde edilen iştirak kazançları istisnası,
- Emisyon primi kazanç istisnası,
- Sahip olunan taşınmazlardan elde edilen kazançlar dışında (d) bendinde sayılan yatırım fon ve ortaklıklarının istisna kazançları,
- Risturn istisnası,
- Finansal kiralama ve varlık kiralama şirketleri ile yapılan sat - geri kirala işlemlerinden doğan kazançlara uygulanan istisna,
- TUGS’a kayıtlı gemilerin işletilmesi ve devrinden elde edilen kazançlara uygulanan istisna,
- Girişim sermayesi fonu indirimi,
- Korumalı işyeri indirimi,
- Mikro ve küçük işletme tanımına giren kurumlar vergisi mükelleflerinin teknoloji geliştirme bölgesi kazanç istisnası ile aynı işletmelerin Ar-Ge ve tasarım indirimleri.
- Payları BİST’de ilk defa işlem gören ve en az %20 oranında halka arz edilen kurumların 5 hesap dönemine ait kurum kazançlarına uygulanan 2 puan indirim; kurumların ihracattan elde ettikleri kazançlarına uygulanan 5 puan indirim ve sanayi sicil belgesini haiz ve fiilen üretim faaliyetiyle iştigal eden kurumların münhasıran üretim faaliyetinden elde ettikleri kazançlarına uygulanan 1 puan indirim dolayısıyla ödenmeyen kurumlar vergisi ile değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından alınan teşvik belgeleri kapsamındaki yatırıma katkı tutarlarıyla sınırlı olmak üzere mükelleflerin kendi beyannameleri üzerinden hesapladıkları indirimli kurumlar vergisi uygulamasına bağlı ödemedikleri kurumlar vergisi; “asgari vergi hesaplamasına bağlı olarak ödenmesi gereken kurumlar vergisi” tutarından mahsup edilecektir.
- %10 oranlı vergiye tabi kurum kazancı, ticari bilanço kârına veya zararına kanunen kabul edilmeyen giderlerin eklenip, yukarıdaki istisna ve indirimler düşüldükten sonra belirlenen tutardır. Geçmiş yıl zararları mahsup edilmeyecek.
- “Yurt içi asgari kurumlar vergisi”, faaliyetine yeni başlayan kurumların faaliyete başladıkları hesap döneminden itibaren üç hesap dönemi süresince uygulanmayacak. Değişiklik 2025 ve izleyen takvim yıllarında elde edilen kazançlara uygulanacak.
- OECD’nin %15 küresel asgari kurumlar vergisi uygulaması başlayacak. Bu vergi, nihai ana şirketin konsolide finansal tablolarındaki yıllık konsolide hasılat tutarı 750 milyon Avro karşılığı Türk lirası sınırını aşan (önceki 4 hesap döneminin en az ikisinde) çok uluslu şirketler grubunun bağlı şirketlerinin ilgili hesap dönemindeki kazançlarına uygulanacak. Düzenleme, 2024 ve izleyen vergilendirme dönemlerinde elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.
Vergi Usul Kanunu
- Yapılan değişiklikle “kıymetli madenler borsasında işlem gören kıymetli madenler” için değerleme ölçüsü olarak “borsa rayici” olarak belirlenmekte ve VUK’na eklenen bir madde ile “altın, gümüş, platin ve paladyum gibi kıymetli madenler borsa rayici” ile değerlenecek.
- Usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları artırılacak.
- “Vergi aslı uzlaşma” kapsamından çıkarılacak.
- Düzenlemelerle yapılan değişiklikler Kanunun yayım tarihiyle yürürlüğe girecek.
Katma Değer Vergisi Kanunu
- Deniz ve hava taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında sunulan hizmetlerdeki KDV istisnası maddesi değiştirilerek, “gezi, eğlence, spor ve amatör balıkçılık gibi faaliyetlerde kullanılan araçlarla özel tekne ve yatların, deniz taşıma aracı” istisna kapsamından çıkarılacak. Düzenlemeye ilişkin değişiklik Kanun’un yayım tarihinde yürürlüğe girecek.
- KDV Kanunu’nun 16’ncı maddesi değiştirilerek 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 167’nci maddesi kapsamında ithal edilecek bazı mallar ile taşıt araçları bakımından ithalatta ilave bir istisna uygulanması, bu malların ithalatını teşvik edici, yurt içi alımlarını ise caydırıcı mahiyette olduğundan; bu malların ithalatı ve yurt içi teslimindeki ithalat lehine olan uygulama farklılığı giderilerek istisna uygulaması devam ettirilecek. Düzenleme, değişikliğin yayım tarihinde yürürlüğe girecek.
- Devralınan kurumlara ait devreden KDV indirimi vergi incelemesi şartına bağlanıyor. Düzenleme değişikliğin yayım tarihinde yürürlüğe girecek.
- Düzenleme ile geçmiş beş takvim yılı boyunca indirim yoluyla giderilemeyen KDV’nin indirilemeyeceği hükme bağlanıyor. Bu kapsamdaki KDV tutarlarının, indirim KDV hesaplarından çıkarılarak özel bir hesaba alınması, mükellefin talebine bağlı olarak yapılacak vergi incelemesi sonucuna göre de gelir veya kurumlar vergisinin tespitinde gider olarak dikkate alınması imkânı sağlanıyor. Özel hesaba alınan devreden KDV’nin, 3 yıl içinde mükellefler tarafından yapılacak talep üzerine, Vergi Usul Kanunu’nda düzenlenen zamanaşımı süreleri ile bağlı olmaksızın talep tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde yapılacak vergi incelemesi sonucunda incelemenin tamamlandığı yıla ilişkin gelir veya kurumlar vergisinin tespitinde gider olarak dikkate alınabilecek. İnceleme talep edilmediği durumlarda söz konusu katma değer vergisi gider olarak dikkate alınamayacak. Düzenleme, 1.1.2030 tarihinde yürürlüğe girecek.
- Deniz ve hava taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında sunulan hizmetler tam istisna kapsamından çıkarılmakta; düzenleme ile deniz ve hava taşıma araçlarına liman ve hava meydanlarında sunulan hizmetler iade hakkı tanınan istisnalardan çıkarılarak, kısmi istisna kapsamına alınmak suretiyle yüklenilen KDV tutarlarının gelir veya kurumlar vergisi kazancının belirlenmesinde gider veya maliyet olarak dikkate alınması sağlanıyor. Düzenleme, değişikliğin yayımını takip eden ayın başında yürürlüğe girecek.
- Vergi incelemesi, “KDV iade yöntemi” olarak benimseniyor. Ancak iade alacak mükelleflerin vergiye uyum seviyelerine göre YMM raporu veya herhangi bir rapor almadan iade yöntemlerini belirleme konusunda idareye yetki veriliyor. Düzenleme, değişikliğin yayımını takip eden ayın başında yürürlüğe girecek.
- Yabancı kurumlarca deprem bölgesinde yaptırılacak bazı inşaatlar dolayısıyla; genel bütçeli kamu idarelerine bağışlanmak üzere, konut, iş yeri, okul, öğrenci yurdu, hastane, ibadethane, kültür ve sanat merkezi, kütüphane gibi taşınmazların inşasına ilişkin yabancı devlet kurum ve kuruluşlarına 1.1.2024 – 31.12.2025 arasında yapılan teslim ve hizmetler KDV’den istisna edilmekte; bu kapsama giren teslim ve hizmetler nedeniyle yüklenilen KDV’nin indirim ve iadesine de imkân veriliyor. Düzenleme, değişikliğin yayımını takip eden ayın başında yürürlüğe girecek.
Serbest Bölgeler Kanunu
- Değişiklik ile serbest bölgelerde üretim yapan kurumların üretimlerinin münhasıran yurt dışına satılmasından (ihracat) elde edilen kazançlar vergiden istisna olacak, bölgelerden yurt içine yapılan satışlardan elde edilen kazançlar istisna kapsamından çıkacak. Düzenleme, 1.1.2025’ten itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.
Vergi bilinci yoksa paket gelir
Yukarıda açıklanan vergi paketi düzenlemelerin yürürlüğe girmesiyle Anayasa’ya aykırılık iddiası ile uyuşmazlık konusu yapılmasına şahit olacağız. Özellikle, “%10 yerel asgari kurumlar vergisi” ve “beş yıldan fazla devredip indirilemeyen KDV’nin gider yazılması ve gider yazılmasının bile vergi incelemesine bağlanması, verilen teminat mektupları yeterli görülmeyip KDV iadesinin vergi incelemesi ile geri verilmesi gibi” konular başlıca uyuşmazlık konuları.
Vergide adalet, kazanılmış hakların korunması, safi kazanç esası, eşitlik ve ödeme gücü gibi temel vergileme ilkeleri ile vergi sisteminin etkinliği, “vergi bilincinin temelini” oluşturur. Vergi paketi ile yapılan düzenlemelerde bu ilkelerden söz edebilir miyiz? Vergi paketi daha çok gelir toplamaya yönelik.
Örneğin enflasyon nedeniyle tarife kaymasının bariz görüldüğü ortamda “gelir vergisi tarifesinin” gözden geçirilmesi nerede? Asgari ücreti vergiye tabi tutmamak vergide popülizm değil mi? Belki aynı paketi hazırlayan milletin vekilleri, plan bütçe veya TBMM’de verecekleri önerge / önergelerle gelir vergisi tarifesinde enflasyonun yarattığı “yukarıya tarife kayması” gibi adil vergi sistemime doğru çözümler üretirler.
Açıklanan vergi paketi, vergi aflarının popülizmini yakalar mı? Vergi bilinci yoksa paket popüler olur mu? Hayır.
VergideGündem | Abdulkadir Kahraman