GELİR Vergisi Kanunu'muz, yıllık gelir vergisi beyannamesi veren mükelleflere bazı harcamalarını beyanname üzerinden düşme hakkı sağlıyor. Bu harcamaların başında, bugünlerde birçok kişinin gündeminde olan eğitim ve sağlık harcamaları geliyor. Bu yazımızda, gelir vergisi beyannamesinde indirilebilecek eğitim ve sağlık harcamalarını irdeleyeceğiz. Bu nedenle, gelecek Mart ayında yıllık beyanname verecek mükelleflerin bu harcamalarına ilişkin belgelerini saklamaları ve vergi matrahlarında indirim olarak değerlendirerek daha az vergi ödemeleri mümkün.
Gelir Vergisi Kanunu'na göre, gelir vergisi beyannamesi verenler, beyan ettikleri gelirin yüzde 10'unu aşmamak şartıyla, Türkiye'de yaptıkları ve tevsik ettikleri, kendilerine, eşlerine ve küçük çocuklarına ait eğitim ve sağlık giderlerini, beyan ettikleri gelirlerinden indirme hakkına sahiptir. İndirim hakkından, gelirlerini yıllık beyanname ile beyan eden mükellefler yararlanabilir. Diğer bir ifadeyle ticarî, ziraî ve meslekî kazanç sahipleri yanında, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ve hatta değer artışı kazançları ile arızî kazançları ve ücretleri dolayısıyla yıllık gelir vergisi beyannamesi veren mükelleflerin de bu uygulamadan yararlanması mümkün.
EĞİTİM VE SAĞLIK HARCAMALARI
Eğitim harcamalarına örnek olarak öğrenciler için eğitim amacı ile eğitim ve öğretim kurumlarına, anaokulu, kreş ve dershanelere, sürücü ve müzik kurslarına, eğitim amaçlı tüm kurslara, okul servislerine ve öğrenci yurtlarına, eğitim CD'leri, kitap ve kırtasiye bedelleri ile eğitim araç ve gereçleri için yapılan harcamalar sayılabilir. Buna karşılık, spor kurslarının ücretleri, üniversite ve okullara giriş hazırlığına yönelik dergiler ile mesleki dergiler hariç gazete ve dergi bedelleri, müzik âletleri, bilgisayar, eğitim amaçlı olmayan CD ve disket bedelleri, tiyatro, konser ve sinema giriş ücretleri, yabancı ülkelerdeki eğitim kurumlarına yapılan ödemeler, okul aile birliği ve okul koruma derneklerine yapılan bağışlar ve Türkiye'de vergi mükellefi olmayan okullara ödenen eğitim ücretleri ile devlet okullarına ödenen harçlar kapsama girmez.
Sağlık harcamalarına örnek olarak ise, teşhis ve tedavi amacı ile yapılan her türlü muayene, tahlil, röntgen, ultrason, tomografi, MR, check-up, ameliyat, fizik tedavi ve diş tedavisi ücretleri ile özel hastane ücretleri, her çeşit protez, sağlık malzemesi ve tekerlekli sandalye giderleri ile numaralı gözlük ve lens giderleri, doktor raporuyla alınan cilt sağlığına ilişkin harcamalar sayılabilir.
ŞARTLARI VE SINIRI VAR
Beyannamedeki kazançtan indirilebilecek olan bu harcamaların, gerçek kişi mükellefe, eşine ve küçük çocuklarına ait olması gerekiyor. Eşe ait eğitim ve sağlık harcamaları açısından eşin çalışıyor olup olmamasının ve gelir durumunun önemi bulunmuyor. Eşlerden her ikisinin de gelir vergisi beyannamesi vermesi durumunda, eşlerden her biri beyan ettikleri gelirin yüzde 10'u ile sınırlı şekilde, KDV dahil eğitim ve sağlık harcamalarını indirebilirler. Ancak aynı harcamanın her iki eşin beyanında da mükerrer olarak dikkate alınmaması gerekir. “Küçük çocuk” tabiri ise, mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan (nafaka verilenler, evlat edinilenler ile ana veya babasını kaybetmiş torunlardan mükellefle birlikte oturanlar dâhil) 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukları ifade ediyor.
Bu harcamaların, beyannamede indirim konusu yapılabilmesi için Türkiye'de yapılmış olması şart. Bu harcamaların fatura, serbest meslek makbuzu, perakende satış fişi, yazar kasa fişi gibi bir belge ile kanıtlanması gerekir. Ancak bu belgelerin beyannameye eklenmesi gerekmemekle birlikte elektronik beyannamede bu harcama belgelerinin listelenmesi talep ediliyor. Söz konusu belgelerin zaman aşımı süresince ibrazı istenildiğinde ibraz edilmek üzere saklanması gerekiyor.
Özellikle, eğitim harcamasının beyan edilen gelirden indirilebilmesi için, eğitim kurumunun Türkiye'de gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden fatura alınması gerekiyor. Dolayısıyla yurtdışında yapılan harcamaların veya gelir/kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayan (vergiden muaf olan) eğitim kurumu veya vakıf üniversitelerine yapılan ödemelerin matrahtan indirimi mümkün bulunmuyor. Öte yandan, tek işverenden ücret alan ve aldığı ücretinden gelir vergisi kesintisi yapılan sigortalının yıllık beyanname vermeyeceği dikkate alındığında, yapacağı eğitim giderlerinin indirime tabi tutulmasının mümkün olamayacağı da bilinmeli.
Para | Talha APAK