Tam olarak Türkçe ‘ye çevrilememesi münasebeti ile çeşitli kaynaklarda da görüleceği üzere, bilgi uçurma, bilgi ifşası, gammazlama, ele verme, jurnalcilik, ajanlık, içerdeki hain v.s. gibi olumsuz ifadeler ile yer almaktadır.  

          Başlığın bir anlamda okuyucuya bir şeyler vermek gibi algı yaratan bir tarafı vardır.
Yazım teknikleri açısından baktığımız vakit, teknik anlamda böyle bir kurala göre, başlık aslında konuyu anlatan ve girişte tanımlama faslından sonra, gelişmede başlıkta geçen terimleri açıklayan, detaylandıran, sonuç bölümünde de kıssadan hisse çıkarılabilecek derslerin yazıldığı bölüm şeklinde, okuyucunun dünyasına bırakılır.

Dolayısı ile farklı dünyaların dışa vurumunda ise, Biz de bir diğer yazı için kaleme sır vermeye başlarız.  

          Konumuzu oluşturan işte bu “Islık Çalma” nedir o zaman?

Islık Çalma aslında “Whistleblowing” adlı terimin Türkçe de tam olmayan karşılığıdır. Bazı yerlerde her ne kadar İngiliz polis teşkilatının bir suçluyu önceden uyarma tekniği olarak gösterilse de, aslında “İlk “ıslık çalma” olayı, Amerikan Bağımsızlık Bildirisi imzalandıktan bir süre sonra (1777) ABD Deniz Kuvvetleri’nin başındaki Amiral Esek Hopkins’i görevinden etmişti. Amiral Hopkins’i İngiliz savaş esirlerine yaptığı işkencelerden dolayı Kongre’ye şikâyet eden iki üst teğmen, hiç de hesapta yokken ABD’de herhangi bir vatandaşın kamu görevlilerini görevi kötüye kullanmakla şikâyet edebilmesi hakkının önünü açmıştı.”

          Tam olarak Türkçe ‘ye çevrilememesi münasebeti ile çeşitli kaynaklarda da görüleceği üzere, bilgi uçurma, bilgi ifşası, gammazlama, ele verme, jurnalcilik, ajanlık, içerdeki hain v.s. gibi olumsuz ifadeler ile yer almaktadır.
Bir başka doğrudan bakacak olursak, whistleblowing etik kurallar çerçevesinde ahlaki ve kanuna uygun olmayan ve devamlı olarak suistimal edilen eylemlerin duyurulması ile ortadan kaldırılması maksadına yönelik, tamamen insan ve vicdan arasına sıkışmış bir “ sorun giderme” olarak da ele alınabilir.
 “Üstün bir “sivil erdem” (civic virtue) davranışıdır. “
Whistleblowing ’in firma sadakatine karşı bir hainlik olarak algılanması düşünülebilir ve fakat etik kurallar bağlamında dürüstlüğü ön plana çıkaran cesur davranışlar olarak da görmek mümkündür. Yasa dışı illegal durumları çalıştıkları firmada fark ederek, etik dışı olarak kabul edilen davranış ve uygulamaları ifşa ederek ortaya çıkaran bu insanlara da whistleblower denilmektedir. Bu davranışlar nerden baktığınıza göre değişiklik göstererek “ yüksek bir kişisel sorumluluk ahlakının gereği, diye bir anlamda “Vijdani redçi”  (conscientious objectors) olarak da adlandırılabilir. “

Popüler kültürle Russel Crowe’un başrolünü oynadığı ‘Köstebek’ filmiyle buluşan ve daha geniş kitlelerce tanınır hale gelen “Whistleblower” yani bilgi ifşacılığı eylemi,  zorlama veya zorunluluktan ziyade gönüllülük esası içinde yapılır.

            Devlet kurumları veya firmalar çalışanlarına ne kadar güvenebilecekler?

Bu tür bir sorgulama inanıyorum ki, bütün şirket üst düzeylerinde tartışılan bir süreçtir.
Diğer yandan ise toplum yararı vb. uğruna, işlerinden ve sosyal güvencelerinden olmayı göze alan bu kişilerin, aslında birer idealist mi yoksa birer hain mi olduğu sorgusunu su yüzüne çıkartıyor.

          O zaman konuyu hukuki açıdan da değerlendirmek de yarar var. Bu defa yukardaki sorumuzu değiştirerek, tarafların karşılıklı olarak nelere maruz kalacağı hususunda, fikir sahibi olabiliriz.
          Öyleyse,
          Şirketlerin büyük sırlarını korkusuzca ifşa eden bu kişiler, ne derece koruma altındalar?

          Enron, WorldCom, Parmalat vb. firmalarda yaşanan denetim skandalları sonrası özellikle yeni yasalarla desteklenerek, önlemler alınmaya çalışılmıştır.
Ya bunları ortaya çıkaran bilgi ifşacıları hakkında ne tür koruma veya geleceklerini garantiye alacak hangi tedbirler alındı?
          Dolayısı ile bilgi ifşa etmenin avantajları ve dezavantajları muhakkak vardır.  
Bu gibi hukuk konularının ivedilikle halledilmesi gerekir ki, dünya interlandında günümüzde en önemli sorunların başında denetim sonucunda ortaya muhasebe hata, hile ve skandalları çıkmaktadır. Yaşanan bu ahlakdışı/etikdışı davranışların ve hilelerin ortaya çıkarılmasında bilgi ifşası (whistleblowing) önemli bir araç olarak kabul edilmektedir.
          Özellikle burada üzerinde durulması gereken halka açık şirketler de meydana gelen veya gelebilecek sahtekârlıkları ortaya çıkaran ve bunları ihbar edenlerin kendi bulundukları konumlarını koruyarak, firma içinde diğer çalışanlar nezdinde herhangi bir ayrımcılığa tabi tutulmamalarını kanun ile güvence altına alınması gerekmektedir.
          Denetim öncelikle içsel olarak karşımıza gelirken, dış denetim bu kontrolün neticesinde bir hata olup / olmadığı veya yolsuzluk ile hile varsayımına bakar. Firmaların yaşadığı yanlışlıklar hata ve hile şeklinde karşımıza çıkar. Hata bilmeden ve istemeyerek yapılan bir davranış olmasına rağmen, aynı şeyi hile için söylemek mümkün değildir. Hata bilmeden yapılan yanlışlık iken hile bilerek yapılan yanlışlıktır. Hile; varlıkları kötüye kullanma ve hileli finansal tablolar olmak üzere iki şekilde ortaya çıkar. Değişen ve gelişen teknoloji karşısında yapılan hileleri bulmak ve ortaya çıkarmak teknik ve karmaşık bir iştir. Kolay değildir.

          Etik dışı bu faaliyetlerin önlenmesi, büyük oranda çalışanların sosyal denetim eylemlerine, denetim kuruluşlarına ve denetçilere düşmektedir. Tabii olarak bilgi ifşası, devlet ve özel sektör kurumlarında örgüt içi hiyerarşik düzenin kuvvetlendirilmesinde, hataların ortaya çıkarılmasında ve hile ile yolsuzluklara karşı iç kontrol sisteminin etkinliğinin arttırılmasında da bir araç olarak kullanılmaktadır.

          Ne yazık ki, birçok denetim kuruluşu ve denetçiler ise denetledikleri firmalarda karşılarına çıkan yolsuzluk, hile ve suistimallere şahit oldukları halde, bunları ifşa etme ve bilgi ifşası eylemi yapıp yapmama konusunda kararsız kalmaktadırlar. Ya da kendileri de o sarmalın içinde yer alıyorlar.
          Toplumsal fayda yahut tersi olarak da kişisel çıkar ikilemi de olsa, whistleblowerslar denetim camiasında denetçilerin ve kamuoyunun dikkatlice takiplerinde olacaklardır.
          İçimizdeki İrlandalılardan öğreneceğimiz çok şeylerin (!) vatan ve millete daha iyi bir “ arzu edilen düzenin “,  yürürlükteki hukuk kuralları doğrultusunda sağlanması ve korunması için ıslık çalanları hain olarak damgalamaktan imtina ederek, illegal olan etik dışı davranışları korkusuzca ifşa edebilen, bağımsız denetim olgusunun toplum algısına yerleşmesine dair, her türlü tedbirin alınması vazgeçilmezdir. 17.10.2015

Saygılarımla…
 

Selahattin İPEK
Bağımsız Denetçi

[email protected]


Kaynak:
* Serpil Çiğdem - Büro Yönetiminde Whistleblowing ve Etik İlişkisi
* Bilgi İfşası (Whistleblowing) ve Denetim - Doç. Dr. Süleyman UYAR – Arş. Gör. Esin YELGEN
* İçerdeki Hain ya da İdealist? Whistleblower – Deniz ERALP