Uygulamada sıkça karşılaşılan ve henüz uygulama birliği sağlanamayan konulardan birisi de,
5510 sayılı Kanun kapsamında işverenlere sağlanan  teşviklerin nasıl muhaseleştirileceğidir.

İşverenler tarafından yararlanılan teşvik tutarları bazı meslek mensupları tarafından 602/649 hesaplarda gelir olarak kaydedilip izlenirken, bazı meslek mensupları tarafından ise ilgili işçilik maliyetlerinden düşülmektedir.

5510 sayılı Kanun kapsamında işverenlere uygulanan teşvikler,  başlıklar itibariyle aşağıdaki gibidir (www.sgk.gov.tr):

  • İşverenin beş puanlık malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortası prim teşvikinden yararlanması (5510 s.k. md. 81)
  • 4447 sayılı Kanunun 50. maddesi kapsamında işsizlik ödeneği alan işçinin istihdamına ilişkin teşvik,
  • 4447 sayılı Kanunun geçici 9. maddesinde öngörülen sigorta primi işveren hissesi teşviki,
  • 4447 sayılı Kanunun geçici 10. maddesinde öngörülen sigorta primi işveren hissesi teşviki,
  • İşverenin 4857 sayılı Kanunun 30. maddesinin onuncu fıkrası kapsamında özürlü sigortalıların istihdamına ilişkin teşvik,
  • 5084 sayılı Kanunun 4. maddesinde öngörülen sigorta primi işveren hissesi teşviki,
  • 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun  ek 2. maddesinde öngörülen sigorta primi işveren hissesi teşviki,
  • 5225 sayılı Kültür Yatırımları ve Girişimlerini Teşvik Kanununun 5. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde öngörülen sigorta primi işveren hissesi teşviki,
  • 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetleri Desteklenmesi Hakkında Kanunun 3. maddesinin 3. fıkrasında düzenlenen sigorta primi desteği,
  • 4447 sayılı Kanuna 6645 sayılı Kanunla eklenen geçici 15. maddede öngörülen işveren hisse teşviki.

Yukarıda belirtilen teşvik unsurlarının ortak özelliği, işverene doğrudan nakit olarak ödenmemesi, hesaplanan işveren hisselerine belirli bir oranda indirim uygulanması veya belirli bir kısmının ilgili fon vb.den karşılanması şeklindedir. Ayrıca, bu teşviklere ilişkin yasal düzenlemelerin büyük bir çoğunluğunda,  sağlanan teşviklerin gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınamayacağı şeklinde düzenlemeler bulunmaktadır ([1]).

Bu açıklamalara göre, gerek maliyetlerin doğru ve gerçek bir şekilde hesaplanabilmesi ve yansıtılabilmesi bakımından gerekse gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınamayacağı şeklindeki yasal düzenlemeler de dikkate alınarak,  işverenlere doğrudan ödenmeyen sigorta primi işveren hisselerine ilişkin teşvik tutarlarının ilgili işçilik maliyet hesaplarından düşülmesi şeklinde muhasebeleştirilmesi uygun olacaktır. İlgili mevzuatlara göre olması ve yapılması gereken işlem de bundan ibarettir.

Buna ilişkin örnek muhasebe kayıtlarının aşağıdaki gibi olması gerekmektedir:

Saygılarımla.

Tarih           : 12.05.2015

Abdullah TOLU
Yeminli Mali Müşavir                                              

[1]Örneğin, 23.04.2015 tarih ve 29335 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6645 No.lu İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yapılan değişiklik “Yapılan düzenlemeye göre İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanan prim tutarlarının, gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınamayacağı hükmü  eklenmiştir.”.